Giriş
(3)

Türkiyedeki toplam ev sayısı az değil mi?

birmilyonunvarmi
Beton sevici değilim ama ülkede 40 milyon civarı konut varmış. Bu sayı az değil mi? En azından kişi başı 1 tane olmalı bence
Beton sevici değilim ama ülkede 40 milyon civarı konut varmış. Bu sayı az değil mi? En azından kişi başı 1 tane olmalı bence
0
birmilyonunvarmi
(05.06.22)
Nereye yapacaksın hocam evi büyük çoğunluk İstanbul'da yaşıyor, Konya ovasına ev yapıp İstanbul'da yaşayanları oraya mı göndereceksin, yok İstanbul'a yapacaksan nereye yapacaksın?
0
Kaleci Saçlı Forvet
(05.06.22)
Aksine fazla. Sadece Istanbul'da bile 2 milyona yakin bos konut var. www.birgun.net

Yeni yapilan evlerde de Turkiye genelinde arz fazlasi var, yani ihtiyactan fazla yeni ev yapiliyor: www.bloomberght.com
0
sertac akin
(05.06.22)
Tam gecen sene bugun yasadigim mahallede bir suru ev vardi kiralik. Hangi birine bakacagim hangi vakitte diyordum. Mesela gecen sene 2000 lira ust limitle bakiyordum bu sene de 4500 ust limitle bakiyorum ev yok. Bildigin ev yok kiralik. Ama satilik sayisi da inanilmaz fazla. Konut fazlasi da yok ulkede.
0
floydian
(05.06.22)
(2)

Bir entry editledikten sonra "edit sebebi" girmemek cezalandırma sebebi mi?

fucking machine in my head
sb.ayrıca 12 yıldır sözlük yazarıyım ben hala entry girerken şu uçurma sebebi mi bu uçurma sebebi mi diye tasalanırken, milletin tek kelime küfür kısaltmasından müteşekkil entry girmesini ve hiçbir şey olmamasını anlamıyorum. şu uçurulma ve sözlük kurallarıyla ilgili güncel bir son hâl var mı?
sb.

ayrıca 12 yıldır sözlük yazarıyım ben hala entry girerken şu uçurma sebebi mi bu uçurma sebebi mi diye tasalanırken, milletin tek kelime küfür kısaltmasından müteşekkil entry girmesini ve hiçbir şey olmamasını anlamıyorum. şu uçurulma ve sözlük kurallarıyla ilgili güncel bir son hâl var mı?
0
fucking machine in my head
(04.06.22)
Sözlük kuralları spesifik olarak değişmedi sadece klasik moderasyon ekibi olmadığı için kanuni bir durum olmadığı sürece uygulanırlığı en düşük seviyede tutuluyor, ayrıca edit sebebi belirtme gibi bi zorunluluk yok tabii ki, o yazarın "fikrim sabit bazı değişiklikler yaptım o nedenle edit oldu" tadında mesaj verme kaygısı.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(04.06.22)
Kurallarla ilgili en radikal iki karar dhyzb (daha önce yazılmış zaten bu) kuralının kaldırılması ve gezi direnişi sırasında çıkarılan 'dezenformasyon' kuralı. Bu ikisi dışında ciddi kural değişikliği olmadı. Sadece uygulamada değişiklik oldu. Bunun sebebi de Webrazzi olayı nedeniyle tüm moderasyonun istifa etmesiydi. Bu olayın ardından kanzuk daha fazla küfür yemesin diye moderasyon işemlerini moderatör adıyla değil, 'ekşi sözlük' anonim ismiyle yapmaya başladılar ve kuralların birçoğu görmezden gelindi.

Aslında hala tanım, tanım devamı, alıntı ya da bkz. değil kuralı var ama işlerine geldiği gibi kullanıyor modlar. Spor başlıklarına girersen tanım entry yok neredeyse ama Wolf Pub'da dayak yiyen yazarı başlığı gündeme getirmek için entry girdiğinden uçurmuşlardı. Sözlükte ciddi bir inifial oluşunca tükürdüğünü yalayıp tekrar yazar yaptılar. Kanzuk da "ben olaya baktım mod hata yapmış" dedi. Yani sözlükte infial olmasa modun hatası nedeniyle herhangi biri çok rahat uçurulabiliyor. Bu da garip.
0
himmet dayi
(05.06.22)
(11)

sosyal medyayı adeta reklam olarak kullanan bir doktora gider misiniz?

pardus
kiracım tıp doktoru. kendisi genel cerrahi uzmanı. sürekli hastalarıyla ilgili paylaşım yapıyor sosyal medyada. işte ameliyat öncesi süreç, ameliyat anı ve sonrası ilk kontrol vs gibi hastalarının bizatihi kendilerinin de konuştuğu operasyonun başarılı olduğunu söyleyen ve herkese tavsiye ediyorum t
kiracım tıp doktoru. kendisi genel cerrahi uzmanı.
sürekli hastalarıyla ilgili paylaşım yapıyor sosyal medyada. işte ameliyat öncesi süreç, ameliyat anı ve sonrası ilk kontrol vs gibi hastalarının bizatihi kendilerinin de konuştuğu operasyonun başarılı olduğunu söyleyen ve herkese tavsiye ediyorum tarzı cümleler olan bu benzeri videolar paylaşıyor. yani olabilecek en aktif şekilde kullanıyor sosyal medyasını bu şekilde. hastalarının iznini alıp yayımlıyormuş tabi bildiğim kadarıyla. daha çok etkileşim ve hastaya ulaşabilmek için instagramda bol bol pazarlıyor yani kendisini açıkçası.
siz böyle bir hekime gider misiniz?
ve bu durumu her şeyden önce etik olarak nasıl değerlendirirsiniz?

bir başka örnek. ablamın eşi de doktor. kendisi genel cerrahi de prof. hem akademik olarak bir üniversitede çalışıyor hem de özel bir hastanede. kendisinin sosyal medya hesapları genel olarak hastalık türlerini ve tedavi seçeneklerini içeren bilgiler ile katıldığı bilimsel kongre/çalıştay gibi paylaşımlarla dolu. açıkçası alanında oldukça saygın bir akademisyen her şeyden önce çünkü neredeyse her ay bir bilimsel kongrede olduğunu kendim görüyorum. alanında bir çok yerli ve yabancı board kuruluşlarına üye kendisi. hatta hatırlamıyorum ama bir kaç tanesinde yk üyesi. sosyal medyasındaki içeriklerde gittiği kongrelerdeki çeşitli sunumlar, vakalar ve tedavi şekillerini anlatıyor/paylaşıyor gördüğüm kadarıyla meslektaşlarına.


şimdi bu iki örneği düşünün. bu bir kriter değil elbette ancak genel olarak hangisi daha çok kazanıyor bilmiyorum birinci örnekteki kişinin muayene ücreti profesör olandan daha fazla. hatta 2 katı. bunu öğrendiğimde şok oldum. ve bunun salt sosyal medya etkisi olduğunu düşünüyorum. yani eniştemin mesleki bilgisi ve tecrübesi diğer kişi ile kıyas dahi edilemez. dünyada alanında saygın okul ve hastanelerde bulunmuş birisi. sosyal medyanın özellikle sağlık hizmetleri gibi bir alanda bu şekilde etkin olmasının hukuksal açıdan bir yaptırımı olabilir mi?
0
pardus
(03.06.22)
giderim adam işini seviyor ki işinin reklamını yapıyor diye düşünürüm
0
birmilyonunvarmi
(03.06.22)
Giderim abi ihtiyacım varsa, bahsettiğin şeyler dikkat edeceğim en son şey bile olmaz.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
ben kesinlikle gitmezdim. babam da doktor. her zaman oraya buraya reklam veren tiplere gitmeyin der bana. bu tarz insanları hangi meslekten olursa olsun salt ticari kaygıyla hareket eden tipler olarak görüyorum. özellikle sağlık gibi bir alanda böyle bir durum olursa gitmem. elbette bu işin bir ticari kazanç boyutu olacak bu önemli ama bu tip şeylere ihtiyaç duymamalı bence iyi bir hekim. hasta referansı denilen bir şey var ve sosyal medyadan öncede kim iyi doktor kim iyi değil bu biliniyordu piyasada.

bu arada kendini pazarlayabilmek, kendini karşı tarafa satabilmek bir yetenektir. buna saygı duyuyorum ancak sağlık işi olduğu zaman bu bir manüpülarif hareket doğruabileceği gibi ve konunun hassas olması nedeniyle buna ihtiyaç duyulmamalı bence.
0
debian
(03.06.22)
Benim kuzenim şehir hastanesinde doktordu, sırf sosyal medyada reklamını ve pr’ını yaparak tanındığı için ülkenin en bilindik hastanelerinden birisinden teklif aldı oraya geçt. Şuan hala devam ediyor şimdiki hedefi kendi muanehanesini açmak. Doktorların da ileriye dönük hedefi var ve bence normal
Benim dr seçimimde reklam umrumda olmaz ama doktoru araştırırım mutlaka
0
goodyes
(03.06.22)
estetik vs. yapanlar zaten illa ki kullanıyor. Göz doktoru ve dermatolog olan iki tanıdığım da bazı şeyleri paylaşıyor.

Bu devirde ne yazık ki "görünür olan" değerli. Cerrah için bişey değişmemeli aslında ama özel hastaneden teklif vb. durumlarda işe yarıyor demek.

Hukuksal yaptırım olamaz (hasta isteği dışında bi paylaşım yapılmadıkça).

Mesela avukatların reklam yapması yasak, baya yasak. Ama internette videolar paylaşıp bilgi vermek ayağına reklamını yapan avukatlar var. Onda bile çevresinden dolaşan çıkıyor yani.
0
nhk ni youkosu
(03.06.22)
Hayatta gitmem cunku zorla cekiyorlar. Cektirmezsen tedavi olmana izin vermiyor.

En son gittigim disci, ya keske foto cekseydik neyse bende en bastaki fotolarin var dedi bir daha kapisindan gecmedim.
Zaten bilgi guvenliginden de anlamiyorlar sifresiz sekilde gmail'den butun listesine mail atiyor fotolari.
Cahil adam yapmaz sunu.

Bu da istanbulun en baba kliniklerinden birisi.
0
divit
(03.06.22)
Zaten reklam yasağı var diye biliyorum ve bu etik bir şey değil. Sosyal medya doktorlarına kesinlikle güven olmaz. Reklam sayesinde kendini iyi pazarlayıp çok para kazanınca iyi doktor olmuyorsun. İnsanlarda ünlü doktor=iyi doktor algısı var. Diğer genel cerrahların yapamadığı neyi yapıyormuş mesela? Etik kurallara dikkat etmeyen adamın doktorluğu umrumda olmaz. Mesela ablanızın eşinin akademik amaçla paylaşım yaptığı anlaşılıyor. Bunda bir sıkıntı yok, bir doktorun kongre, makale vs paylaşması gayet olumlu bir şey.
0
bayc
(04.06.22)
Sürekli reklam paylaşımları yapıyorsa gitmem. İnternet ortamında adı geçmeyen çok iyi doktorlar var. Bunların randevuları full dolu, hiçbir yerde reklamları olmamasına rağmen.

Reklam=müşteri çekme aracı. Ne kadar reklam, o kadar düşük talep göstergesi.

Kişisel olarak kullanabilir. Bu ayrı.
0
nvidia
(04.06.22)
Cok antipatik bulmadiysam kullanma seklini giderim ama goruntulerimi ve bilgilerimi kullanmasina izin vermem. Yani kisinin bu durumu nasil lanse ettigi cok onemli bence. Doktor/cerrah bir arkadasim da hastalarinin izniyle burun estetigi yaptigi kisilerin once/sonrasini yayinliyor. Herhangi bir reklam arzusu yok mevcut durumu ve yetenegini gostermek disinda. Mesela 'kalin derili, bilmemne sorunlu buruna kapali rinoplasti ameliyati sonrasi altinci ay' falan yaziyor. Bu cok mantikli ve doktoru daha iyi tanimaniz icin onemli bir ekstra bilgi bence.

Ama mesela gecenlerde bir Ingilizce ogretmeninin kendi kisisel hesabindan resit olmayan ogrencilerinin ingilizce konusurkenki videolarini paylastigini gordum. Cocuklarin suratina suratina tutulmus kamera, isimleri, okullari vs paylasilmis ve 'o kadar iyi ingilizcesi var ki Turk degil saniyorlar' falan gibi tamamen yanlis buldugum bir felsefe ile paylasmisti bu goruntuleri. Butun hesabi bunun ustune. Bu cok buyuk bir red flag bence o kisi icin.

Sosyal medyada az paylasan daha iyidir diye dusunmezdim. Paylasma sekli ve motivasyonunu degerlendirirdim.
0
sopiro
(04.06.22)
gözüm tuttuysa ve antipatik bulmadıysam giderim.
kafamda etik olmasıyla ilgili bir soru işareti olmaz çünkü insanlar kendileri konuşuyorlarmış anlattığınıza göre.
yani rıza olmadan yayınlayacak hâli yok.
yukarıdaki örnekler anormal tabii ama bugüne kadar çevremde kimseden bu tür bir baskı yapıldığını duymadım ve görmedim, yani bu emrivaki örnekleri çoğunluk değil bence.

bu boş boş "reklam yapmak" değil ki, adam yaptığı operasyonları, hastalarının yorumlarını vb. paylaşıyor.
yani yapılan şey görülüyor.

görülür olmak doktorlar için önemli bence çünkü bazen yorumları iyi diye bir doktora gidiyorsun, çok antipatik bir tip çıkıyor.
bu bir diş hekiminde başıma geldi mesela.
yorumları iyiydi ama adamın bir yerde konuşmasını duysam asla gitmezdim, enerjisinden falan hiç hoşlanmamıştım.

adam isterse türkiye'nin en pahalı doktoru olur, enişteniz için demiyorum ama profesör dediğiniz de illa süper doktor olmak zorunda değil.
içinde bulunduğumuz ortamda ve dünyada aynı popülariteye sahip olmamak eniştenizin tercihi.
bu durumda birinci örnektekinin gelirini hesaplamak ve bunu karşılaştırıp etik olmadığına kanaat getirmek fazla taraf tutmak oluyor.
0
blatta hiberna
(04.06.22)
Avukatın ve doktorun reklamcısından koşarak uzaklaşın bence . Ben gitmezdim
0
photo85
(04.06.22)
(4)

vücut geliştirme

black mamba
omzumda sorun olduğu için spor yapamıyorum. boyum 182 kilom 60. kilo almak istiyorum ama özellikle omuzlarımın üstü çok zayıf. spor yaptığı zamanda da hacimlensem de o bölge biraz zayıf duruyordu. fotoğrafta çizdiğim gibi boynumla omzum arasında hiç kas yok. o da aşırı zayıf gösteriyor. o bölge için
omzumda sorun olduğu için spor yapamıyorum. boyum 182 kilom 60. kilo almak istiyorum ama özellikle omuzlarımın üstü çok zayıf. spor yaptığı zamanda da hacimlensem de o bölge biraz zayıf duruyordu. fotoğrafta çizdiğim gibi boynumla omzum arasında hiç kas yok. o da aşırı zayıf gösteriyor. o bölge için trapez mi çalışmak gerek? shrug yapsam işe yarar mı?

bir de çok zayıf duruyor muyum göründüğü kadarıyla?
0
black mamba
(03.06.22)
Abi sen zayıfsın spesifik bi bölgeye odaklanma push-pull-legs gibi fullbody bi programla çalışıp 3000+ kalori al, trapezi falan boş ver o senlik bi olay değil birkaç seneden önce.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
bir ara 80'e yaklaşmıştım kilo olarak ama o zaman da o bölge zayıftı :( kilo alsam da çalışmam gerek sanki.
0
🌸black mamba
(03.06.22)
Çoğu insan bilmez bilse de yapmaz basit göründüğü için ama o bölge için en etkili hareketlerden biri facepull'dur asistan hareket olarak yapabilirsin, onun dışında tabii shrug varyasyonları da etkilidir.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
omuz sakatlıkları konusunda uzman bir fizyoterapiste gitmelisin ve sana vereceği egzersizleri düzenli yapmalısın %99 3 ay içinde omzun tamamen iyileşmeyecek ama spora engel olmayacak kadar güçlenecektir.

fizyoterapiste gidemem diyorsan rotator cuff egzersizleri diye bak ve bunu düşük ağırlık 10-20 tekrar ile her gün yap. devamında omzuna yüklenmeyen onlarca hareket var. omzuna yük bindiren hareketleri de şimdilik yüksek ağırlıklara girmeden yapabilirsin.

yapman gereken boyun ve omuz arasını doldurmak değil. omuzlarını büyütmek olmalı. ancak bu epey uzun bir süreç, omuz, kol, sırt güçlendikçe duruşun da değişip bahsettiğin etki azalacaktır.
0
orpheus
(03.06.22)
(2)

Patlayacak Gibi Olduğunuz Anlar Oluyor Mu?

panda yuva yapmis sogut dalina
Aslında genel olarak baktığınızda aman aman dert edecek bir şeyim yokmuş gibi duruyor ama bunalıyorum bazen gerçekten. Departmanım değişti 1.5 ay önce(Diğeri çok rahattı) ve işe odaklanmaya çalışıyorum. Anlamadığım o kadar çok şey var ki. 2 ayda kimse mucize beklemiyor benden ama örneğin beni yurt d
Aslında genel olarak baktığınızda aman aman dert edecek bir şeyim yokmuş gibi duruyor ama bunalıyorum bazen gerçekten. Departmanım değişti 1.5 ay önce(Diğeri çok rahattı) ve işe odaklanmaya çalışıyorum. Anlamadığım o kadar çok şey var ki. 2 ayda kimse mucize beklemiyor benden ama örneğin beni yurt dışına eğitime gönderecekler. Gidene kadar iyice öğren dediler ama benim için bu süre cidden az. Strese giriyorum düşününce(Pasaport işini de geciktirdim. O da ayrı dert. Müdür ariyor, soruyor sürekli haklı olarak)

1-2 hafta içinde burada tek halledeceğim işleri(şu anda birinin yanındayım) Daha tecrübelenmeden bu kadar 'üstüme gelmeleri' beni geriyor. İşleyiş böyle olmamalı bana göre. İşi bileyim doğru düzgün, gerekirse tek mola yapmam ama tam olarak bilmeden etmeden ne yaparım diye düşünüyorum(Tabii ki gerektiği yerde arayıp yardım alacağım ama sürekli ara nereye kadar)

Patlayacak gibi değilim ama garip hissediyorum. Sizin de çok bunaldiginiz anlar oluyor mu, neler yapıyorsunuz?
0
panda yuva yapmis sogut dalina
(03.06.22)
Genel olarak böyle durumları herkes yaşıyor tabii ben de yaşıyorum, salona gidip deadlift pr'ı alarak bu stresten kurtuluyorum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
Delirip üstümü başımı yırtasım geliyor bazen
Mekan değişiyorum yoksa geçmez
0
photo85
(03.06.22)
(3)

vucut gelistirmeciler - hangi supplement?

baldur2
kreatin ve protein tozu haric bir sey kullanmaya gerek var mi? pre-workout biraz abartili sanki? bunun yerine bir kahve bir de yesil elma fena sayilmaz sanki?multivitamin'e de gerek yok gibi, zaten her seyi duzenli ve dengeli olarak yiyoruz?nedir gorusleriniz ve tecrubeleriniz?
kreatin ve protein tozu haric bir sey kullanmaya gerek var mi?

pre-workout biraz abartili sanki? bunun yerine bir kahve bir de yesil elma fena sayilmaz sanki?
multivitamin'e de gerek yok gibi, zaten her seyi duzenli ve dengeli olarak yiyoruz?

nedir gorusleriniz ve tecrubeleriniz?
0
baldur2
(03.06.22)
multivitamin en ucuz, en zararsiz ve en gereklisi bence.
kreatin ve protein de ihtiyaca gore alinabilir, fazlasina gerek yok.
pre-workout icin les gibi bi kahve isi goruyor
0
bay b
(03.06.22)
Kafein kreatin protein tozu etkinliği bilimsel olarak ispat edilmiş ürünler, bunların haricindekiler gereksiz. Ha ben pump olayım dersen citrulin de olabilir ama başka bi numarası yok. Pre'lerde de kafein var zaten, uyarıcılığı oradan geliyor.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
pre-workout için kahve yeterli evet.

magnezyum özellikle kritik bir element, muhakkak takviye olarak alın. aslında vücut geliştirmeyenlerin de alması gerekiyor :) —bir parça araştırın isterseniz.
0
kaptankedi
(03.06.22)
(6)

Avukatin muvekkilinden hediye kabul etmesi?

speedy
https://www.youtube.com/watch?v=5Bq5gQ2b9nA Bunu dinlerken kafama takildi. Adam ulu orta konusuyor. Etik mi bu olay?
www.youtube.com Bunu dinlerken kafama takildi. Adam ulu orta konusuyor. Etik mi bu olay?
0
speedy
(03.06.22)
Nihayetinde devlet memuru değil neden etik tartışmasına gerek olsun ki
0
apocalipy
(03.06.22)
Abi videoyu izlemedim ama bu bi avukat işte hakim savcı vs. değil niye almasın, parasını da alıyor en nihayetinde.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(03.06.22)
Girdiği bir davanın karşı tarafından almamış. Kendi müvekkilinden almış. Etik bir sorun yok. Size etik bir sorun olduğunu düşündürten nedir?
0
kurmaca
(03.06.22)
Müvekkilim diyor. kendisi davada avukat ve ayrıca taraf durumda.
Ama hediyeyi alan hakim/savcı olsaydı sorun olurdu. Kaldi ki onların da müvekkili olmaz.

Bu, kişinin tedavi olduğu doktoruna hediye alması gib bir şeydir.
Ama doktorun da hediyeden kaçınması gerektiği bazı durumlar da vardır.
0
Erva
(03.06.22)
Pahali hediye kabul etmek hic bir meslekte etik degildir.
0
freedonia
(03.06.22)
eşantiyon gibi düşünün bunu. 10 koli kola alırsın mesela kolacı yanında 1 koli de su hediye verir. müvekkil zaten iş için ücret ödüyor. bir de aralarındaki sevgi-saygıdan ötürü hediye veriyor. limon, çilek, süt getiren var. gücü yettiğince hediye veriyor
0
paintov
(04.06.22)
(8)

kedi traş ettirme

honfleur
Dünyalar güzeli tüy yumagı bir kedim var. Tüyleri hem çok uzun hem de çok dökülüyor. Benim için sorun değil ama 1 yaşına girecek oğlum var, kedinin tüylerinden çekip yoluyor, sonra da agzına burnuna sokuyor tüyleri, yiyiyor bildiğiniz. Artık çığrından çıktık. Acaba traş mı ettirsem diyorum, kötülük
Dünyalar güzeli tüy yumagı bir kedim var.
Tüyleri hem çok uzun hem de çok dökülüyor. Benim için sorun değil ama 1 yaşına girecek oğlum var, kedinin tüylerinden çekip yoluyor, sonra da agzına burnuna sokuyor tüyleri, yiyiyor bildiğiniz. Artık çığrından çıktık.
Acaba traş mı ettirsem diyorum, kötülük mü etmiş olurum hayvana? Çok mutsuz oluyorlar diye okudum, tecrübesi olan paylaşabilirse sevinirim.
bahsi geçen güzellik şu.. Traş olunca ne hale gelecek düşünemiyorum:(
0
honfleur
(02.06.22)
Narkoz olmadan kestirin kestircekseniz.
0
Take it away honey
(02.06.22)
Biz kendi kedimizi sinbonun traş makinesi ile evde balkonda traş ediyorduk yazları. Kilolu ve bol tüylü bir kedi, çok memnun oluyordu. Başta iki üç seferde hepsi biterken babam bir süre sonra tek seferde traş etmeye başladı.

Veterinerler çoğunlukla sedasyon ile kesiyor, benim içime sinmezdi. Şimdi kendi kedimi ise bir kez yine kestik hiç memnun olmadı, bir daha yapmadık, tarayarak idare ediyoruz.
0
kullanıcıadımbuolsun
(02.06.22)
Ne kadar sürede tekrar uzuyor acaba?
0
🌸honfleur
(02.06.22)
Abi kedinin kılı tüyü onun izolasyon malzemesi kışın sıcak tutar yazın serin, bu sıcaklarda kedinin tüyünü kestiğinde sıcağa maruz bırakmış oluyorsun o da haliyle kediyi mutsuz edecektir, ben o nedenle önermem böyle bir olayı. 35 derece sıcakta klimanın bozulduğunu farz et onun gibi bir şey.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(02.06.22)
biz iran kedimizin tuylerini bri kere kestirdik hayvan o kadar korktu ki, altina isedi korkudan. Inanilmaz pisman oldum kestirdigime, bir daha da asla kestirmedim. Veteriner kalp krizi gecirebilirdi dedi. Yani urkek fln kedlyse sakin kestiemeyin. Bence genel olarak kestirmeyin, sabah aksam tarayin. Kestirseniz yine tuy dokecek ve tek farki siz gozunuzle gormeyeceksiniz.
0
oscar
(02.06.22)
narkoz olmasin+1
kedinizin huyuna da bagli biraz.
eger cok asiri urkek bir hayvansa cok zor olur, travma gecirir o sesten, insanlardan. ama eger rahat bir kediniz varsda cok da sorun olmuyor. ben kestiriyordum. simdi de kendimiz kesiyoruz. dura dura oynaya oynaya bitiyor. kirpik oluyor biraz ama olur o kadar.
goturdugunuz yer de cok onemli. Istanbul bostancida snoopy'e gotururdum ben, kesilirken de mutlaka yaninda oluyordum kedimin. Snoopy'den cok memnundum, tasininca kendimiz kesmeye basladik.
0
65 derece
(02.06.22)
kesinlikle kedi eger bir saglik sorunu yoksa tras ettirilmemeli. hem yukarida dendigi gibi vucut isilarini ayarlayamazlar, hem de psikolojikeri bozulur. ancak tuy dokulmesini azaltabilirsiniz. oncelikle kaliteli mama tuketmeleri gerekiyor, benim kedim de bu sekilde uzun tuylu ancak cok cok az tuy dokuyor, sadece veterinerde satilan baska bir mama markasina gecince durdu dokmesi. ek olarak kedinizi her gun normal bir tarakla, haftada bir de furminator dedigimiz olu tuyleri alan jiletli bir tarakla taramalisiniz, bu tuy sagligi icin onemli (furminator orijinal olursa daha iyi, celigin kalitesi onemli ve cok kullanmamaya dikkat etmelisiniz, kepek veya egzama gibi sorunlar yaratabilir). duzenli tarama ile de tuy dokumu oldukca azalacaktir. kedi taratmiyorsa yavas yavas odul mamasi vs ile alistirabilirziniz, once sevdigi yerleri tarayarak baslayabilirsiniz. bir de kedinizin yuttugu tuyler yuzunden hasta olmamasi icin duzenli olarak malt kullanmalisiniz, bu konu disi ancak bagirsak tikanikliklari vs sebebiyle cok fazla kedi operasyon geciriyor. ozellikle bizimkiler gibi uzun tuylu kedilerde bir ihtiyaca donusuyor malt, disaridaki kediler cim yiyerek bu tuyleri kusabiliyor ama ev kedileri icin gerekli bir takviye.
inanin bu sekilde trasa gerek bile kalmayacaktir, elbette mevsim gecislerinde cogalacak ancak eger probleminiz devam ederse vet hekiminizle gorusup somon yagi vs gibi takviye baslatabilirsiniz. :)
0
aferin cok iyi dusunmussun
(03.06.22)
Biz tüy sağlığı problemleri sebebiyle veteriner tavsiyesiyle tedavi amaçlı bir kez traş ettirdik. Okuduklarımın aksine bizim kedimiz korkmadı, morali bozulmadı, herhangi bi depresyon yaşamadı. Ama çevremdeki kediler dahil bunu yaşamayan tek kediydi, sağlık amaçlı olmasa asla cesaret edemezdim.

mamasını değiştirip virbac kullanmaya başladık. bol bol tarayıp malt ve tüy sağlığı için vitamin hapı içiriyorum. Bu şekilde hem tüylerinde gözle görülür bir fark var hem de tüyler havada uçuşmuyor. Traş son çare olabilir ancak ara mevsimde yaptırmanızı tavsiye ederim. Kışın çok üşüyorlar yazın da sıcağa maruz kalacak fazlasıyla.

Toplamda 3 ay gibi bir sürede eski haline dönebildi tüylerinin uzunluğu.
0
amelie poulain
(03.06.22)
(12)

turkiye'de hersey neden bu kadar pahali ve zamlaniyor?

dokunmakalbime
kime sorsan herkesin dilinde bu pahalilik. herkesin de bir fikri var. bana siyasi yada kisisel cevaplardan ziyade gercek bilgi lazim. neden bu kadar pahali? mesela tecrubeli ekonomist'ler neye bagliyor bunu.
kime sorsan herkesin dilinde bu pahalilik. herkesin de bir fikri var. bana siyasi yada kisisel cevaplardan ziyade gercek bilgi lazim. neden bu kadar pahali? mesela tecrubeli ekonomist'ler neye bagliyor bunu.
0
dokunmakalbime
(02.06.22)
en basit hali ile,
ülkede üretilen her şey yurtdışından hammadde ile üretiliyor. dolar yükseldikçe hammadde yükseliyor ve fiyatlar artıyor. ayrıca her ürünün en önemli gider kalemlerinden birisi nakliyedir. dolar arttığı için akaryakıt fiyatları da artıyor. bu da fiyatı etkiliyor.
0
teritori
(02.06.22)
toplumsal histeriye benzer bir şekilde, bu olay, zamlar o kadar dillendirildi ki, tüm piyasalar benzer hareket ettiği için kartel etkisi yaratıyor. enflasyon artacak ya da düşmeyecek beklentisi malını satan için neden şimdi satayım, daha sonra daha yüksek fiyattan satarım baskısı oluşturuyor. bu da rekabet ile ters yönde çalışır, eğer günlük tüketmek zorunda olunan bir ürün değilse iş hacmi azalır, kendi içinde beslenen bir sistem. bu psikolojiden kendi kendine, müdahale edilmeden kurtulması çok zor.
0
gabe h coud
(02.06.22)
üretmiyoruz.
tarım bitti.
gazeteciler, sanatçılar içeride olduğu için hukuk konusunda dışarıdan yatırımcıyı korkutan, tekinsiz bir ülke olduk. yabancı yatırımcı güvenip bir iş kuramıyor.

bunun dışında ;
bizim sanayimiz tırto,
kültürel ve geleneksel yapı nedeniyle araştırmaya, sanatsal üretime, müzelere, ar-geye vs yi "gerçekten" destekleyen bir halimiz yok, yani bunlar zaten yoktu. bizim olay tarımdı. toprağından para kazanan bir ülkeydik. bitince komple bittik. etrafa bakınca en son işte doğal varlıklar, duran kıymetler kaldı. yani işletmecilik ve turizm. hizmet sektöründen besleniyoruz, o da bitince dank edecek. bence insanlar hala tam uyanamadı.
0
rewlack
(02.06.22)
her gün milyarlarca lira para basılıyor.

basılan her para enflasyona sebep oluyor çünkü para değersizleşiyor.

bu daha başlangıç, 3 sene boyunca %100 üzeri enflasyon yaşayacağız.
0
tchuck
(02.06.22)
Üretmiyoruz, üreteni değil ithal edeni destekliyoruz. Sıkıyı görünce hemen ithalatı serbest bırakıp fiyatın düşmesini bekliyoruz.

Saçma sapan bir mantıkla faiz-döviz-enflasyonu yönetmeye çalışıyoruz. Petrol fiyatları birazcık bile artsa bizim paramız sürekli değer kaybettiği için benzin fiyatları katlanıyor. Haliyle tüm lojistik ulaşım maliyetleri katlanıyor.

Nihayetinde de enflasyon çığ kütlesi gibi büyüyerek geliyor.
0
robin one persie
(02.06.22)
kur korumalı mevduatın ödemeleri, silinen vergi borçları, geçiş garantili yapılar için ödenekler neyle olur? parayla
para nerde? yok
olmayan parayla nasıl ödeme yapılır? vergiler artırılaral
nasıl yani? 5 liralık sigarayı 30 tl yap, 100 liralık içkiyi 350 tl yap, 5 liralık yakıtı 25 tl yap, elektriğe zam yap, doğalgaza zam yap, bunlardan gelen parayla öde.
elektrik, doğalgaz ve akaryakıta zam gelirse ne olur? 2 liralık sütün nakliyesi 10 tl, 100 liralık boyanın üretim maliyeti 600 tl, vs. vs. olur. plastik, cam, metal, gıda üretimi vs bunlar hep elektriğe, doğalgaza ve akaryakıta ihtiyaç duyarlar. tabi başka pek çok bileşen var ama basit haliyle böyle.
0
etna
(02.06.22)
Abi sen üretim yapmadığın için yeşil mercimeği Kanada'dan dolarla alıyorsun, gelen ürünü de haliyle dolar karşılığında bi fiyatla satıyorsun. Yani sen hem ülkedeki doları dışarıya satıp doları yükseltiyorsun hem de dolarla alışveriş yaptığın için yükselen dolar kuruyla ürün satıyorsun, haliyle bu içinden çıkamayacağın bir kısırdöngü oluşturuyor pahalılık anlamında.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(02.06.22)
başkanlık sistemi.
0
Leonardo~Da~Vinci
(02.06.22)
@etna,

zamların vergilerle en ufak bir alakası yok.

kkm'yi ödemek için vergileri artırmıyorlar. para basıyorlar. para bastıklarında da piyasda bir sürü para dolaşıyor bu da enflasyon yaratıyor.

ama sırf kkm'yi ödemek için değil tabi, çarkları döndürmek için de para basıyorlar. ve basmak zorundalar. basmadıkları noktada tüm çarklar duracak çünkü.

bunlar bastıkça enflasyon körükleniyor.
0
tchuck
(02.06.22)
1- iktidarın enflasyonu baskılamak için düşük faizden taviz vermemek adına herhangi bir rasyonel politika geliştirmemesi.
2- yüksek kur baskısı.
3- global tedarik zincirindeki sıkıntılar, rusya - ukrayna savaşının enerji maliyetini yükseltmesi.
4- mülteci akını sonrasında gıdadan gayrimenkule pek çok sektörde talep patlaması yaşanması.
0
zgrydn
(02.06.22)
radikal islam
0
grabbing hands
(02.06.22)
çünkü konserler yasaklanıyor.

insanlar sanıyor ki tek sebep fabrika yok, ar ge eksik vs. gündelik hayattaki baskıların ne alakası olabilir düşünemiyoruz. özgürlük yoksa, kölelik vardır. böyle düşünün. özgürlük olmazsa, güven olmaz. güvenin olmadığı yerde yatırım da üretim de gelecek planlaması da olmaz. köle gibi karın tokluğuna çalışan insanlar olur.


yarın yan baktın diye tutuklanabileceğin bir ortamda, ekonomik anlaşmalara neden güvenilsin ki?

bir de tabi daha basitinden şöyle bişey var; sen kumbaraya emeğinle para koyuyorsun ama paralar oradan bir iki sekiz eksiliyor. sonra neden paramız kalmadı diyorsun.
0
jimjim
(02.06.22)
(5)

Türkiye yakın zamanda savaşa girer mi?

levent bilgen
Koca bir ateş çemberinin tam ortasındayız. Güneyimizde son 20 yılda milyonlarca insan öldürüldü, ülkeler yıkılıp kuruldu. Kuzeyimizde Rusya-Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan savaşları oldu, olmakta. Doğu Akdenizde arada çatlak sesler çıkmakta. Şimdiyse dibimizdeki Yunanistan neredeyse koca bir ABD üssü
Koca bir ateş çemberinin tam ortasındayız. Güneyimizde son 20 yılda milyonlarca insan öldürüldü, ülkeler yıkılıp kuruldu. Kuzeyimizde Rusya-Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan savaşları oldu, olmakta. Doğu Akdenizde arada çatlak sesler çıkmakta.

Şimdiyse dibimizdeki Yunanistan neredeyse koca bir ABD üssüne dönüşmüş durumda. Yunan hükümeti açıkça Türkiye’ye cephe alıyor. Yunan adalarından tahrik, provakasyon ve Türklere karşı yükselen ırkçı yaklaşımların sesleri geliyor.

Önümüzdeki 10 yılda Türkiye topraklarının bir bölümünün ya da tamamının savaş alanı olma ihtimali nedir sizce?

15 Temmuz gecesi sınırda bekleyen binlerce DAEŞ milisi de hatırlarda. Kim bilir girseler neler yapmayı planlıyorlardı, neyin maşası olacaktılar?
0
levent bilgen
(02.06.22)
İçsavaş harici Türkiye kimse ile savaşa girmez kimse de Türkiye ile savaşa girmez ayrıca Türklere karşı yükselen bi ırkçılık da yok abi hiç Yunanistan'a gittin mi bilmiyorum ama o "düşmanlık" büyük oranda siyasi manevralar halkın hiç öyle bir derdi yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(02.06.22)
doğunun makus kaderinden kurtulma ihtimali düşük, sınır bölgeler mutlaka çevredeki savaştan etkilenecektir. ama tr genelini etkileyen bir savaş olma ihtimalini %0 olarak görüyorum açıkçası. avrupa'nın dibinde nufusu 100 milyona dayanmış bir ülkede genel savaş çıkması demek avrupa'nın tamamının ve dolayısıyla tüm dünyanın büyük bir krize girmesi demek olacak.
0
roket adam
(02.06.22)
Kim, niye Türkiye ile savaşa girsin? Coğrafi olarak çok geniş bir alana yayılan ve nüfusu 90 milyona yaklaşan bir ülkeye saldırmak o kadar kolay bir iş değil. Avrupa bölgesinde görece 'şahin' politikalar güden Fransa'nın bile kalkışabileceği bir iş değil.

Hadi az buçuk Yunan'dan çatlak sesler çıkıyor desen bile, tüm nüfusu 10 milyon. Ordusu 100bin kişi.

Yunanistan ne isteyebilir? İstanbul? İzmir? Buralarda nüfus o kadar yoğun ki herhangi bir askeri gücün başarıyla tutunması çok güç. Ve bir yandan da akılcı değil.
0
kaptankedi
(02.06.22)
kendi rizasiyla girmez cunku cok zayif ve kaos icinde zaten.
0
hot potato
(02.06.22)
yunanistan-adalar mevzusunu savaştan başka bir şey çözemez. iktidar dış politikada berbat olduğu için tabi. ancak buna müsaade edilmeyeceğini düşünüyorum. savaş ihtimali bence yok. ancak seçimin de etkisiyle suriye'ye girebiliriz
0
paintov
(03.06.22)
(7)

Almanya 2. Dünya savaşından çıkıp nasıl böyle büyük bir güç haline geldi?

levent bilgen
Hem de bir ulus ve tarih için komik bile sayılamayacak 50-60 yıl gibi bir sürede?
Hem de bir ulus ve tarih için komik bile sayılamayacak 50-60 yıl gibi bir sürede?
0
levent bilgen
(02.06.22)
Çalışarak işte abi başka nasıl olacak ki, kendi iş gücü olmadığından dışarıdan işçi falan getirdiler işte layığı ile yapınca olur öyle gizli bi tarifi yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(02.06.22)
savaşın kendi etkisi de oldu mühendislik alanında. tank top denizaltı uçak geliştirip yaptılar savaş motivasyonu ile
0
ceketimi alip cikcam
(02.06.22)
burada yine tartışmıştık bunu.

bir sürü sebebi var ama almanya sanayi konusunda çok çok ilerideydi zaten. savaştan önce de savaş sırasında da. üstelik etrafındaki daha düşük gelirli ülkeler hazır bi pazar yeriydi onlar için. ortalık sakinleşince kaldıkları yerden devam ettiler.
savaş çalışan sayısına çok zarar vermişti, onu da dışarıdan bularak hallettiler.

edit: disiplin falan muhabbeti kuru muhabbet.

ayrıca abd'nin desteği inanılmaz boyuttaydı. o yardım 3-4 tane ülke kurdurur.
0
patronaj1
(02.06.22)
abd desteği en büyük etmen. marshall yardımı var, tr'nin aldığının 10 katı falan para aldı almanya, ki bizimkiler o parayla orduyu adam ettiler. almanların ordu kurması yasak olduğu için sanayiye bastılar parayı.
0
plutongezegendegilmi
(02.06.22)
Büyük bir ordu beslemedigi ve özellikle pahalı olan hava gücü kurmadığı icin, paraciklari zaten gelişmiş olan sanayiye yatırıp gelişti.

Bir diğer konu da ekonomi ve diğer her şeyin kurallı olması, popülist politikalar yerine akılcı ve planlı isler yapılması.
0
kaptankedi
(02.06.22)
sanayisi zaten çok iyiydi, vw, basf ve benzeri bir çok çok büyük alman firması zaten hitler döneminde de kurulmuş durumdaydı. e çok büyük abd desteğini de ekleyince sonuç şaşırtıcı değil.
0
roket adam
(02.06.22)
Aslında sorunuzun içinde cevabın bir kısmı da var. 2. Dünya savaşı öncesinde, hatta 1. dünya savaşı öncesinde de Almanya bir büyük güçtü. Hatta denir ki 1. Dünya savaşının Almanya'ya yaptırımları o kadar sıkı olmasaydı bir nasyonel sosyalizm dönemi yaşamayacakları için 2. dünya savaşına sebep olmayabilirdi.
Gelelim "nasıl"ına. Bu adamlar en tapon nasyonal sosyalizm zamanlarında bile eğitime, disipline ve çalışkanlığa çok önem verdiler. 2. Dünya savaşının sonuçlarından biri onları silah yatırımlarından uzak tutmaktı, o yatırımı altyapıya yönlendirdiler. Bir de Almanya'da yaşadığım senelerde yanlarında kaldığım ailenin babası savaş sonrasında her gün günün bir saatini devlet için çalıştıklarını söylemişti.
0
SiyamkedisiZorro
(02.06.22)
(9)

Banyo yıkanır mı yoksa silinir mi?

ms brownstone
Bana kalırsa çamaşır suyu ve su ile yıkanır ve ancak öyle temizlenir çünkü vileda ile silmeye kalkınca duştan sonra dökülen saçlar vs kovaya, vileda başlığına falan yapışıp leş bir hale gelir. Biz yeni bir eve taşındık ve sağ olsunlar banyo ile önündeki parkeleri aynı yükseklikte yapmışlar. Böyle ol
Bana kalırsa çamaşır suyu ve su ile yıkanır ve ancak öyle temizlenir çünkü vileda ile silmeye kalkınca duştan sonra dökülen saçlar vs kovaya, vileda başlığına falan yapışıp leş bir hale gelir.

Biz yeni bir eve taşındık ve sağ olsunlar banyo ile önündeki parkeleri aynı yükseklikte yapmışlar. Böyle olunca yıkamak imkansız oluyor. Eşik yaptırılabilir mi diye düşününce de apartmanda herkes yeni evlerde artık hep böyle olduğunu ve banyoyu silerek temizlediklerini söyledi.

Sizce temizlik için ne yapmalı? Ben yanlış düşünüyorum herhalde diyorum ama lavaboyu, klozeti ve yerleri yıkamadan asla tamamen temiz olmaz gibi geliyor. Siz nasıl yapıyorsunuz? Bir diğer çokomelli sorum da banyo terliği ve paspas kullanıp kullanmadığınız. Banyonuzun bir tasvirini bekliyorum yani şu temizlik olayını tam anlamak için :D
0
ms brownstone
(01.06.22)
Yerleri her zaman yıkamanıza gerek yok. Banyo için ayrı bir yer silme bezi kullanmanızı öneririm. Klozeti, lavaboyu yine suyla yıkarsınız.
0
sevilen progressive türkücü
(01.06.22)
Benim saçım aşırı uzun olduğu için çok kıl yün oluyor onları makineyle temizliyorum sonra viledayla siliyorum evin diğer bölümlerinde olduğu gibi, yıkamak hiç aklıma gelmedi. Banyo için ekstra terlik kullanmıyorum evde giydiğim terliği her yerde kullanıyorum salonla banyo zemininin hijyen açısından bana göre spesifik bir farkı yok o nedenle ayrı terlik kullanmıyorum. Bir de ben tek yaşıyorum mesela banyoda terlik olsa yine ben kullanacam sadece ama çekirdek aileyi düşünsene bir tane terlik var banyoda herkes onu kullanıyor bu bana göre çok daha sağlıksız resmen mantar servisi.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(01.06.22)
Artik banyo supurulen bir sey oldu, elektrik supurgesiyle evi dolanirken orayi da supuruyorsun.

Geri kalani icin de arada vileda yetiyor.

Yikayinca komsuya su gidiyordu genelde. Bittigi iyi oldu.
0
divit
(01.06.22)
Elektrikli süpürgeyle süpürülür. Sonra da silinir.
Yıkamak çamaşır makinesi gibi eşyalar için zararlı. Pas ve çürüme nedeni.
0
pro9it9is9
(01.06.22)
bu soruyu daha once de sormustunuz. yine anlamadim :)

ama banyo elektrikli supurgeyle supurulur sonra da vileda yapilir. ha annem asla affetmez suyu atar iceri yikar ama kalmadi onlar. herkes supurup siliyor
0
Kittie
(01.06.22)
Yıkarsan alt kata derzlerden su sızdırabilir.
0
nvidia
(01.06.22)
Banyoyu normal süpürüyorum, mopluyorum. Ama içime sinmiyor haftada bir iki kova su ile balkon yıkar gibi yıkıyorum.
Banyo terliği kullanmıyoruz, normal banyo paspas takımım var.
0
cilekli pasta
(01.06.22)
Once süpürüyorum elektrikli süpürge ile. Sonra da sılıyorum. Banyoyu bır tek yenı eve taşınınca fırca ıle yıkadım o kadar. Duşa kabının ıcını dedıgın gıbı yıkıyorum fosur fosur.

Ama banyo tabanında paspas var, krozetın onunde paspas var. Terlık kullanmıyorum. Evın ıcınde gezdıgım terlıkle gırıp cıkarım.

Zaten tuvaletın evın ıcınden daha pıs olduğunu dusunsem ıgrenırım tuvalete gırmeye.
0
zimbirik
(01.06.22)
yıkanır
0
joooper
(02.06.22)
(5)

ehliyet kursu

black mamba
aşağıdaki duyuruyu görünce aklıma geldi. kursların zorunlu olması saçma değil mi? birçok insan kursta öğrenmiyor bir de para ödeniyor. sağlam bir sınav yaparsın (ki şu an o da yok belki) isteyen kursa gider. üniversiteye hazırlık, dil kursu gibi olmalı bence.
aşağıdaki duyuruyu görünce aklıma geldi. kursların zorunlu olması saçma değil mi? birçok insan kursta öğrenmiyor bir de para ödeniyor. sağlam bir sınav yaparsın (ki şu an o da yok belki) isteyen kursa gider. üniversiteye hazırlık, dil kursu gibi olmalı bence.
0
black mamba
(31.05.22)
Yo ben gayet kursta öğrendim kursa gidene kadar bir kere bile sürücü koltuğuna oturmamıştım, bak tek seferde çürüttüm teorini demek ki gerekli bir şey.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.05.22)
hayır zorunlu olmasından bahsediyorum. isteyen gider isteyemen gitmez. bugün araç kullanmayı bilen biri bile gidip 3000 lira ödemek zorunda. neden ödesin?
0
🌸black mamba
(31.05.22)
Abi sana katılmıyorum o zaman ben Youtube'dan mimarlık yapmayı öğreneyim sonra bana bi sınav yapsınlar becerime göre mimar olayım, dediğin böyle bir şey ama isteyen yine üniversiteye gitsin. Bu bir eğitim sürecidir keyfe bırakılmaz.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.05.22)
Lobileri cok guclu, cogu eski meb personeli. Taban fiyat uygulamasi bile koydular.
Kurs sana indirim yapamiyor cunku belli bir fiyat altina dusurmuyorlar bunu da kaymakam ya da vali belirliyor.

Herkes 1 kere ehliyet aldigi icin kimse ustune dusmuyor tonla parayi niye veriyoruz belli degil. Mesela tam aldigin gun 60 tl polis vakfina bagis yapmak zorundasin.
Yapmazsan alamiyorsun.
0
divit
(31.05.22)
Ben pandemi döneminde kurs falan yapılmadığı halde olmayan şeye ödeme yaptım. En azından şimdi parasını verdiğiniz şeye gidebiliyorsunuz, bir de böyle bakın.
0
akhenaten
(31.05.22)
(4)

Türkiye Azerbaycandan petrol almıyor?

Mehmet Ersoz
Türkiye neden doğalgaz ve petrol ihtiyacının hepsini Azerbaycandan almıyor da Iran ve Rusyadan alıyor çoğunu?
Türkiye neden doğalgaz ve petrol ihtiyacının hepsini Azerbaycandan almıyor da Iran ve Rusyadan alıyor çoğunu?
0
Mehmet Ersoz
(31.05.22)
Türkiye'nin 1 yılda tükettiği petrol Azerbaycan'ın 1 yılda ürettiği petrolden fazlaydı sanırım, yani sürekli bize çalışmaları gerekiyor orada bi sıkıntı vardır belki.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.05.22)
ürettiği yeterli değil.

mesela trakya'da şuan aktif nereden baksan 250 - 300 doğalgaz kuyusu vardır. üretilen miktar trakya'ya bile yetmiyor. karedeniz gazı konusuna ise sadece gülüyorum :)
0
delidir yakalayin
(31.05.22)
söylenenlerin dışında bütün ihtiyacını tek kaynaktan karşılarsan tedarikte veya kaynakta sıkıntı çıkması durumunda ciddi bir kriz doğurur. o yüzden farklı kaynaklardan temin etmek enerji arzını sıkıntıya sokmaktan kurtarır
0
paintov
(31.05.22)
çıkarmak yetmez işlemesi lazım. işlemeyi bilmiyorlar. BP bakıyor o işlere diyeyim siz anlayın gerisini..
0
hunharca ben
(31.05.22)
(2)

Japon İmparatorluğu

Kaleci Saçlı Forvet
Bi videoda şöyle diyordu Japon İmparatorluğu bilinen en eski imparatorluktur; 2500 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır ve imparatorluk ailesi hiç değişmemiştir. Böyle bir şey olabilir mi yoksa bu mitolojik bir hikayenin gerçekmiş gibi kabul edilmesi mi? Yani bu imparatorluk gerçekten de 2500 yıllık bir
Bi videoda şöyle diyordu Japon İmparatorluğu bilinen en eski imparatorluktur; 2500 yıllık bir geçmişi bulunmaktadır ve imparatorluk ailesi hiç değişmemiştir. Böyle bir şey olabilir mi yoksa bu mitolojik bir hikayenin gerçekmiş gibi kabul edilmesi mi? Yani bu imparatorluk gerçekten de 2500 yıllık bir imparatorluk olup aynı aileden 2500 yıldır devam ediyor mudur? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(31.05.22)
en.m.wikipedia.org

The Imperial House recognizes 126 monarchs, beginning with Emperor Jimmu (traditionally dated to 11 February 660 BC), and continuing up to the current emperor, Naruhito. However, scholars have agreed that there is no evidence of Jimmu's existence,[2][3] that the traditional narrative of Japan’s founding is mythical, and that Jimmu is a mythical figure.[4] Historical evidence for the first 25 emperors is mythical, but there is sufficient evidence of an unbroken hereditary line since AD 500[5] Historically verifiable Emperors of Japan start from the early 6th century with Emperor Kinmei.

İlk 25 imparatorun varlığının tarihi kanıtı yokmuş ama sonraki 1500 yıllık geçmişi kesinmiş.
0
kobuzchu kiz
(31.05.22)
1500 yıl da muazzam. Yani muazzam derken tek bir ailenin bu kadar süre hüküm sürmesi muazzam bir süreklilik, sanırım buna en yakın süre Osmanlı ve Habsburg hanedanları onlar da 600 yıl civarı hüküm sürüyor.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(31.05.22)
(7)

Nissan Qashqai

metal69
Önüm arkam sağım solum bu markanın bu modeli araç ile kaynıyor? alamet-i farikasi nedir bu aracın, fiyat performansı canavarı mı da Türkiye'de en çok gördüğümüz SUV aracı bu araç oldu, sebepleri nelerdir sizce?bir de biz de almayı düşünüyoruz, tavsiye eder misiniz?
Önüm arkam sağım solum bu markanın bu modeli araç ile kaynıyor? alamet-i farikasi nedir bu aracın, fiyat performansı canavarı mı da Türkiye'de en çok gördüğümüz SUV aracı bu araç oldu, sebepleri nelerdir sizce?

bir de biz de almayı düşünüyoruz, tavsiye eder misiniz?
0
metal69
(30.05.22)
Bi dönem boş opsiyonunu o kadar ucuza sattılar ki Kızılay dağıtıyormuş gibi herkes bundan almıştı, sırf benim çevremden 3-4 kişi almıştı.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
kaleci +1

Yoksa pek de iyi bir suv değil. Kullanıp da memnun olmayan insanlar var.
0
crimson man
(30.05.22)
emsallerine göre çok uygundu +1. suv sayılmaz aslında, yerden yüksek bir hatchback denebilir bu grup için.
0
roket adam
(30.05.22)
bizde 1.6 dizel var. Tiguan istiyordu peder parasi yetmedi bunu istemeyerek aldi 5 sene once ve baya sevdi araci. Ici baya genis ve rahat koltuklari yatirdin mi baya esya aliyor, gaza coktun mu fena gitmiyor ama cok da yakmiyor, sikinti da cikartmadi. fiyat/performans urunu denebilir.
0
cooperr
(31.05.22)
Ben kısa süre kullandım, kullanan arkadaşım vardı ve arka koltukta uzun yolculuk da ettim. Tavsiye etmiyorum hızlanması oldukça kötü, konforsuz, kabin içine çok fazla ses alıyor. Uğultu baş ağrısı yapıyor. Şekli nedeniyle de kabin boğucu. Bunlar tecrübelerimdi.
0
twelfth
(31.05.22)
Ben geçen sene dolu paket sıfır citroen c3 aircross alırken arkadaşım benden 40 bin TL daha pahalıya 4 yaşında qashqai almıştı. Bindim kullandım da ama öyle öff diyeceğim bir özelliği yok. Nissan 20 cm daha uzun güya ama oturma alanında öyle muazzam bir fark yok. Bagajı daha küçük. Enteresan valla. Ben de çözemedim bizim milletin qashqai aşkını.
0
robin one persie
(31.05.22)
Bir kere kullanmak durumunda kaldım. Traktör gibi bi araç bana kalırsa. Zorda kalmadıkça kullanmak istemem :)
0
msb
(31.05.22)
(4)

Buğdaysız beslenme - kilo verme

duma duma dum
Merhaba,Sindirim sistemi sorunlarım nedeniyle yaptırdığım gıda intolerans testime uygun besleniyorum. Bu teste göre buğday tüketemiyorum. Çölyak değilim, görüntülemeler ve testler yapıldı. Buğdayı, süt ve süt ürünlerini hayatımdan çıkarınca çok rahatladım ama ekmek gibi bir şeyler de yemek istiyorum
Merhaba,

Sindirim sistemi sorunlarım nedeniyle yaptırdığım gıda intolerans testime uygun besleniyorum. Bu teste göre buğday tüketemiyorum. Çölyak değilim, görüntülemeler ve testler yapıldı.

Buğdayı, süt ve süt ürünlerini hayatımdan çıkarınca çok rahatladım ama ekmek gibi bir şeyler de yemek istiyorum en azından kahvaltıda. Doktorum pirinç patlaklarını önerdi. Kahverengi pirinç ve deniz tuzundan oluşan yuvarlak pirinç kekleri var. Gong gibi ama bunların içinde sadece kahverengi pirinç ve tuz var. Şimdi ben genelde salata vs yiyorum. Sabahları kahvaltıda, salatanın yanında, akşam sebzenin yanında da bu pirinç şeylerinden yiyorum. Ben böyle beslenerek kilo alır mıyım verir miyim sizce?

Bu arada sıfır şeker.

Şimdiden teşekkürler.
0
duma duma dum
(30.05.22)
Kilo alıp verme yediğin şeylerin türüyle değil miktarıyla alakalı bir durum, yani sisteme giren enerji-sistemden çıkan enerji denklemiyle, böyle beslenerek de kilo verirsin, tersi olacak şekilde beslenseydin de kilo verirdin. Ayrıca ekmek yemek istiyorsan glutensiz ekmekler var onlara da bakabilirsin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
ekmek tavsiyesi olarak halk ekmek te satılan glutensiz ekmek var.fiyatı da iyi
0
high hopes of the sozluk
(30.05.22)
ben de alerjik bir durum sebebiyle bir süre hayatımdan gluteni tamamen çıkarttım. bu sırada birkaç tane karabuğday ekmeği denedim. favorim kesinlikle urban break karabuğday ekmeği. fiyatı biraz tuzlu ama tok bir ekmek olduğu için rahat 2 hafta gidiyor. şimdi yavaş yavaş glutene başlasam bile ekmek olarak bunu tüketmeye devam ediyorum, o kadar güzel.
0
akan dame
(31.05.22)
Sizinle aynı durumdayım, arada 240 derece'nin karabuğday ekmeğini yiyorum.
0
SiyamkedisiZorro
(02.06.22)
(6)

Kilolu biri spor salonunda ne yapmalı?

furry burns
Merhaba arkadaşlar,Son 1.5 senede 22 kilo aldıktan sonra bıçak kemiğe dayanınca diyete girdim ve spor salonuna yazıldık bir arkadaşımla. Şimdi göbek ve göğüs çevrem aşırı büyüdü. Göbek çevremde 15-16 cm, göğüs çevremde de 10 cm civarı bir büyüme oldu bu aldığım kilolarla beraber. Şimdi ben spor salo
Merhaba arkadaşlar,

Son 1.5 senede 22 kilo aldıktan sonra bıçak kemiğe dayanınca diyete girdim ve spor salonuna yazıldık bir arkadaşımla. Şimdi göbek ve göğüs çevrem aşırı büyüdü. Göbek çevremde 15-16 cm, göğüs çevremde de 10 cm civarı bir büyüme oldu bu aldığım kilolarla beraber. Şimdi ben spor salonuna gittim pek ilgili değiller, ilk 3 gün işte koşu bandı, bisiklet, eliptik yazdılar sonrası için program gelecek dediler uygulama profilinize de. Baştan savma tüm hareketleri yazıp yollamışlar. Önceliği kilo vermek ve fazla yağlarından kurtulmak olan biri nasıl bir program yapmalı. Şu cardio 3'lüsünü 15er dakikadan 45 dakika yaptım 3 gün. Şimdiyse 10'ar dakikaya düşürüp hafiften ağırlıklara başlamayı düşünüyorum ama fazla kilodan dolayı düşürmemek mi gerekir acaba bisikleti-koşuyu. Düşürmezsem de ağır ve yorucu olacak, epey de uzun sürecek. İdeali nedir yani bu işin. Nasıl bir çerçevede ilerlemem gerekir.

Erkek, 27 yaş, 178 cm - 93 kg
0
furry burns
(30.05.22)
kardiyo kalp-damar sağlığı açısından güzeldir, hoştur ama 150 kilo değilseniz zayıflamaya etkisi ihmal edilebilir düzeyde. yani yemekte iki kaşık fazla pirinç yeseniz 20 dakikalık kardiyonun yaktığı kaloriyi geri almış oluyorsunuz zaten.

ağırlık çalışmak kilo vermenin en güzel yolu bence. kardiyo yapmayın demiyorum, kilo durumundan bağımsız olarak bence kardiyo herkese lazım zaten ama kilo için çoook temel ve etkisi kısıtlı bir egzersiz eğer HIIT yapmıyorsanız.
0
der meister
(30.05.22)
kilo vermenin tek yolu doğru diyet.

onun haricinde ben olsam özellikle spor geçmişin yoksa bir ay sadece yürüyüş ve 8-9 km/s hızda koşu falan yapardım. kürek de olabilir. öncelikle sana kan pompalayacak kalbi bir kendine getir.

ağırlık içinse düzgün form çok önemli. bu notu büyük puntolarla duvarına as. o derece mühim. 100 kiloyla squat yapıp yanlış formda yapmaktansa doğru formda 50 kiloyla yapmak yeğdir. senin sağlığın ve gelişmen için...
0
alperz
(30.05.22)
Yapılan meta-analizler diyetle birlikte ağırlık antrenmanı yapıp kasları uyardığında diyette yaşanan katabolik sürece kas kütlesinin çok fazla iştirak etmediğini gösteriyor, yani bu ne demek oluyor? Sen bugün diyete başladın 2 ay devam ettin, ağırlık çalışmazsan 8 kilo verirsin ama bunun en az 3-4 kilosu kastan gider, ben 2 aylık süreçte 3-4 kilo kas kaybetmektense şişman kalmayı tercih ederim genel sağlık kompozisyonumda ama bu süreçte ağırlık çalışıp kilo*1,5 gram protein alırsan kas kaybı neredeyse 1 kilo ve altında olur, bu da muazzam bir sonuç demek. Kilo vermek için kardiyo anlamsız. Diyette spor yaparken amaç yağlardan kurtulmak değil kas kütlesini korumak olmalı.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
@Kaleci Saçlı Forvet sağolun hocam bilgiler için yalnız kilo*1,5 fazla değil mi ya biraz. +140 gram protein alırsam 3000 kalorinin altına inmem imkansıza yakın.
0
🌸furry burns
(30.05.22)
Yok hocam ben sana minimumda söyledim aslında diyette 2-2,2 gram önerilir. Bak mesela kas inşa ederken kilo başına 1 gram protein bile yeterlidir ama diyete girip kaloriyi kesince ortaya çıkan enerji açığını ve katabolizmayı (yıkımı) tolere etmek için proteini en yüksek seviyede almak gerekir. İnsanlar genelde kas inşa ederken proteini yüksek alır ama kas kütlesinde kullanılan protein miktarı sınırlıdır, o nedenle bir anlamı yok ama diyette sistem tamamen katabolik duruma geçer yağ kaybı yaşarken kas kaybı da yaşanır, bunu engellemek için proteini yüksek almak gerekiyor ne yazık ki. E sen bir de spor yapacak vücudun ekstra enerji harcayacak, bunlar işte hep kaslar için tehlike yeterli protein gelmezse.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
36-48 saat açliklar tavsiye ederim haftada 1 gün. Yağ yaķımı beklenenden daha fazla oluyor.

Spor ile yağ kaybetme diye birsey yok yağ mutfakta kazanılır ve kaybedilir spor sadece motivasyon ve metabolizma için.

Beslenme işin % 70 lik kısmı.

Kemik yapını bilmiyorum ama aşırı kilolu degilsin

Spora 5 dk koşu 5 dakika eliptik + fullbody en son çikarken 20 dk interval kardiyo ile bitirirsen ciddi sonuç alırsi
0
Fritz-X
(30.05.22)
(4)

sebze ağırlıklı beslenirken nasıl yeteri kadar kalori alıyorsunuz?

der meister
sağlıklı yaşamaya çalıştığım her girişimde önüme çıkan tek engel bu. işin içine zeytinyağı, et, istemediğim karbonhidratlar vs. girmeden 1700-1800'lere ulaşamıyorum. bunları yemek sorun değil ama maddi olarak çok zorluyor beni, yani her gün salataya zeytinyağı boca edecek durumum yok açıkçası.görüyo
sağlıklı yaşamaya çalıştığım her girişimde önüme çıkan tek engel bu. işin içine zeytinyağı, et, istemediğim karbonhidratlar vs. girmeden 1700-1800'lere ulaşamıyorum. bunları yemek sorun değil ama maddi olarak çok zorluyor beni, yani her gün salataya zeytinyağı boca edecek durumum yok açıkçası.

görüyorum insanları akşam bir tabak ıspanak yemeği yiyip kalkıyorlar mesela. abur cubur yok, ambalajlı ürün yok. ne halsizlik var ne bi şey, taş gibiler. bense glisemik indeksi düşük, tertemiz şeyler yesem bile "sağlıklı" beslendiğimde maksimum 1000-1200 kaloriye ulaşabiliyorum ki kendimi halsiz, keyifsiz hissetmeye başlıyorum sonra.

mevcut kilomu korumak için günde 2300 kalori almam gerekiyormuş hesap zımbırtılarına göre. haliyle ben 1700-2000 aralığında tutmaya çalışıyorum stabil, sağlıklı bir düşüş için ama işte o zaman da bu duyurunun konusu olan sıkıntı giriyor devreye.

bu alışmamakla alakalı bir şey mi? çünkü hiçbir zaman bu düzeni bir ayın ötesine taşıyamadım. yanlışı nerede yapıyorum? ne bileyim salata, ıspanak yemeği, mercimek çorbası vs. öyle birer tabak filan yiyip nasıl kendini enerjik hissedebiliyor yahu koca koca adamlar?

hesaplayıp fazla yağ vs. koyarak 2000 kaloriyi bulduğumda gerçekten fişek gibi oluyorum, yani sorun bence net olarak kalorinin çok az kalması ama işte dediğim gibi orada da maddiyata tosluyorum, her gün affedersiniz ayı gibi 5-6 yumurta yiyip tereyağında banyo yapmak maddi olarak çökertiyor beni.

ne yapabiliriz bu durumda? neblim glisemik indeksi düşük, nispeten uygun fiyatlı, tadı da cehennem gibi olmayan doğal ürün ne olabilir?

(iki öğün yiyorum bu arada günde üç kere uğraşamam, biraz ondan kaynaklı oluyor zaten açık)
0
der meister
(30.05.22)
Hocam sana dünyanın en basit formülünü vereyim. Günlük alman gereken kalorilerden kısıtlama yapamayacağın tek makro protein, eğer beslenme dikkat edeceksen bunu minimum kilon kadar alacaksın, bak minimum o da. Kalan açığı iki şekilde kapatabilirsin ya yağı artıracaksın ya da karbonhidratı, senin beslenmene uygun olan hangisiyse onu artıracaksın. Karb'ı artıracaksan kompleks karb'lar vs işini görür, yağı artıracaksan kuruyemişler en büyük yağ yağ kaynakları, (bak araba bagajlarında falan yerfıstığı satılır her yerde baya ucuz oluyor onlar, 100 gramı 600 kalori daha ne olsun.) ikisinden de kısayım şeklinde bir hayatın olamaz. Yani karb almayacam ama yağa da param yetmiyor dediğinde olmuyor yani ne yazık ki formül bu bi yerden enerji girişi gelmesi lazım yoksa son çare kaslardan harcamaya başlarsın. Ben kendim dönem dönem bu dediğim şekilde kalori dağılımı yapıyorum bir tek proteinle oynamıyorum; bazı dönemler karb artıyor bazı dönemler yağ.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
Baklagiller

Buğday, yeşil mercimek, nohut yaz geldi artık bunları haşlayıp salatalara karıştırabilirsin

Atıştırmalık olarak cips yerine kuruyemişler, leblebi badem beyaz leblebi

Yine atıştırmalık fakat kontrollü olarak, abartmadan fıstık ezmesi, bunu elma ya da muz dilimleri üzerine sürüp yiyebilirsin
0
freebird5406_2
(30.05.22)
"akşam bir tabak ıspanak yemeği yiyip kalkıyorlar mesela"

Abi bunlar istisna insanlar, bunlari kafaya takma.
Normal adam 1 tabak ispanakla o tabagi kaldiracak enerjiyi bile alamaz.

Normal aksam yemegini ye, tavugun yanina pilavi gom gitsin.
Ama pilavi cok koyma iste, yanina ekmek yeme.
Esas kilo aldiran seyler yedigin degil porsiyonun buyuklugu.

Ben hayatimda bir kere bile yedigim seye bakmadim, hep ayni seyleri yerim asla sebze yemem.
Sebze bende sikinti yapiyor.

Hep normal fit gorunumdeyim, ne zaman aile yanina gitsem 1.5 porsiyon yemeye baslasam kilo aliyorum.

Tabi bu dediklerim normal aktiviteni yapiyorsan gecerli, sen gunde en az 5bin adim atmiyorsan ispanakla bile kilo alirsin.
0
divit
(30.05.22)
ciddi kilolar almış ve vermiş biri olarak kim ne derse desin kalori hesabı tamamen yanlış diyorum.

önemli olan bir günde en az 7 bardağı dolduracak kadar yeşillik yemek.
bu yeşillik de mümkünse kıvırcık, marul, iceberg tarzı su ağırlıklı boş yeşillik değil, semizotu, roka, tere, ıspanak, pazı vb. gibi koyu yeşil yapraklılardan olmalı.
brokoli, pırasa, her türlü biber, mantar vb. dahil.

aldığın saf protein 3-4 yumurta ya da avuç için kadar et-tavuk-balık olabilir.
mercimek, bulgur falan yersen karbonhidrat alırsın, gerek yok.
mantar ve peynir vb. gibi şeyler de protein alımını destekler.

illa tereyağına ya da zeytinyağına abanman şart değil, yani evet yiyebilirsin tabii.
yaptığın salataya normal insanlar kadar zeytinyağı koyman yeter ama.

bunun dışında tavuk göğüs değil, derili olan pirzola, kanat, but, baget vb. de yiyebilirsin.

yani yağdan, proteinden ve özellikle ottan yana çok zengin beslenmen lazım.
bir öğünde üç demet roka ye, bak bakalım aç kalıyor musun?
gerçi yeşillik de artık pahalı ama tereyağıyla falan kıyas kabul etmez tabii.

bunların yanında çok fazla su içmen lazım.
zaten vücut kitle endeksine uygun miktarda su içersen acıkman da azalır.
bu su miktarı kabızlık yaşamaman için de gerekli.

o kadar sebze yemeye alışık olmadığın için ilk başta keto flu ya da 1-2 gün baş ağrısı falan çekebilirsin.
sonra fişek gibi olursun.
çoooook fazla ot ye.
koyun gibi otlaman lazım.

enginar, patates, yer elması, barbunya, bezelye, fasulye, mısır yeme.
bunların bir kısmında şeker, bir kısmında karbonhidrat çok yüksek.
havuçta da şeker var ama içindeki lif oranı çok yüksek olduğu için yenebilir düzeyde.
havuç piştiği zaman şekeri daha zararlı hâle geliyor, çiğ tüket mümkünse.

fazla kilolu olduğun için günde beş bin adım gerekli değil, oturduğun yerden kar gibi erirsin, merak etme.
kilo verirken spor neredeyse gereksiz.
sağlığın ve kas kaybını önlemen için egzersiz yapman lazım, o ayrı.
ama ciddi ciddi spor, günde beş bin adım, bir saat yüzme falan gibi idealist olman şart değil.
0
blatta hiberna
(30.05.22)
(6)

ilk defa arabayla tek başına trafiğe çıkmak

elorelia
ben de ehliyeti cüzdanda yıllandıranlardanım. daha önce hiç tek başıma trafiğe çıkmadım, yanımda hep eşim vardı. hep de batıkent içinde sürdüm. zaten ehliyeti alalı da çok olmadı yani.iki gün iş yerine servisim olmayacak. otobüs giderken yakın ama işe gelirken uzak bi yerde bırakıyor. 8 aylık hamile
ben de ehliyeti cüzdanda yıllandıranlardanım. daha önce hiç tek başıma trafiğe çıkmadım, yanımda hep eşim vardı. hep de batıkent içinde sürdüm. zaten ehliyeti alalı da çok olmadı yani.

iki gün iş yerine servisim olmayacak. otobüs giderken yakın ama işe gelirken uzak bi yerde bırakıyor. 8 aylık hamileyim, yürüyemiyorum :D

mesafe 3 km, batıkentin kenar mahallesinden ostim içine. cama 'acemi sürücü' yazsam, çıksam yola diyorum.

ne dersiniz? illaki bir gün çıkmam gerekecek biliyorum ama cesaret edemiyorum. pratiğim süper, aşmış kudurmuş değil ama kaza vs atlatmışlığım yok.

bu arada geç gelip erken çıkma imkanım var trafiğe denk getirmemek için.

yoksa risk alma, önce o yolu birileri varken sür mü dersiniz?
0
elorelia
(30.05.22)
acemi sürücü yazmayın bence ya, her acemenin yaşadığı bi süreçten bahsediyorsunuz sonuçta. sadece trafiğin akışında gidin, hızlı akan bi trafikte yavaş gitmeye çalışmayın, aynalarınızı sık sık kontrol edin ama yoldan gözünüzü ayırmayın, doğru şeritte olun (sağa dönecekseniz en sol şeritten birden dönmeye çalışmayın) ve mutlaka sinyal kullanın. bundan sonrası zaten pratik. hayırlı uğurlu olsun, kazasız belasız sürün umarım :)
0
a7x
(30.05.22)
Acemi sürücü yazınca taciz etmeyeceği varsa da sırf ruh hastası olduğu için taciz edecek insanlar olur, öyle yapma. Trafiğe çıkana kadar her şey gözünde büyür ama bikaç defa çıkınca rahatlarsın özgüvenin yerine gelir, 3 km de bi şey değil zaten. Kolay gelsin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(30.05.22)
Acemi sürücü yazma bence de ama dörtlülerini yakarak sürebilirsin.
0
mysticriver
(30.05.22)
kendinize güvenin yeter..
0
duster
(30.05.22)
Ostim'in içindeki trafik pis. İş gidiş geliş saatlerinde de baya yoğun. Gerçi kadın sürücü görünce yol veriyorlar ama yine de tatsız yollar. Batıkent'te sorun değil de sanayide herkes var.

Erken/geç çıkma olayı süper olur bence. Ama ben olsam taksiye falan binerdim, zaten doğuma kadar kaç gün var ki?
0
plutongezegendegilmi
(30.05.22)
Yanınızda eşiniz varken de aracı kullanan sizdiniz. Çoğumuzun yaşadığı bir stres sizinki, yola çıkınca geçer merak etmeyin.

İmkanınız varsa önceki gün biriyle deneme yapın. Araçta navigasyon varsa ve sizi rahatlatacaksa ekranda haritayı açın. Bir defa gittikten sonra zaten rahatlatacaksınız.
0
zihua
(30.05.22)
(1)

BlueTV üyelik

basond
Merhaba bu BlueTV ilk 7 gün ücretsiz diyor kredi kartı bilgilerini istiyor. izlemek istediğim bir şeyi izleyip üyeliği iptal etsem nasıl oluyor? Yada 1 TL limitli sanal bir kart versem sistem bunun nasıl algılıyor?Deneyip uygulayan var mı?
Merhaba bu BlueTV ilk 7 gün ücretsiz diyor kredi kartı bilgilerini istiyor. izlemek istediğim bir şeyi izleyip üyeliği iptal etsem nasıl oluyor? Yada 1 TL limitli sanal bir kart versem sistem bunun nasıl algılıyor?
Deneyip uygulayan var mı?
0
basond
(29.05.22)
Sistem bi şey algılamıyor abi iptal ediyorsun işte kartını vs siliyorsun olup bitiyor, aynı kartla tekrar üyelik aldığında bedava süre vermiyorlar başka bir olay yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(29.05.22)
(9)

daha bilinçli bir hayata geçiş yapıyorum tavsiyelerinize açığım

buenosdias
minimalistim. orası ok. veganlık ise, elimizden geldiğince... ama artık işlenmiş ürünleri de hayatımdan çıkarıp poşetli, paketli hiçbirşeyi eve sokmamak istiyorum. ama bunun için 2 aşamalı plan yaptım.1. açık şeyler bulmak.kendime organik poşet, kap falan alıp herşeyi açık alarak bunların içine dold
minimalistim. orası ok. veganlık ise, elimizden geldiğince...

ama artık işlenmiş ürünleri de hayatımdan çıkarıp poşetli, paketli hiçbirşeyi eve sokmamak istiyorum. ama bunun için 2 aşamalı plan yaptım.

1. açık şeyler bulmak.
kendime organik poşet, kap falan alıp herşeyi açık alarak bunların içine doldurmak. sıfır ambalaj sıfır poşet. amaç bu. ama açık şeyler bulmak zor. aktarlar, kimyasalcılar falan bakıcam. tavsiyelere açığım.

2. kendim yapmak. atıyorum evde çikolata yapayım, bisküvit yapayım, pekmez, rakı vs.. hepsini kendim yapayım. bunun için de tavsiyelere açığım.

son olarak, bu kararımı yorumunuza açıyorum. anlamsız mı? evetse neden. insanın kendine yetmesi harika birşey bence. özellikle 2. madde ile kişinin kendisine birçok şey katıp yeni yetenekler kazandıracağına inanıyorum. iyi pazarlar

edit: öyle çırpınış falan olmayacak. öyle hardcore bir geçiş olmayacak. gayet normal akışında seyredecek. ne kadarını yapabilirsem.
0
buenosdias
(29.05.22)
Hocam çabanı takdir ediyorum ama sokakta yarım saat yürüyüp o esnada otomobillerden salınan egzoz dumanını içine çektiğinde ya da aynı otomobili sen kullandığında kendine ve çevreye yaptığın tüm yatırımlar zaten anlamını yitiriyor, gerçekten gerek yok böyle şeylere eğer İsviçre'nin bi dağ köyüne yerleşip yaşamayacaksan.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(29.05.22)
Kendine yetmek istiyorsan minik bir bahce alip sebzeni kendin yetistirmelisin.

Su an pirincinden tut en yesil sebzesine kadar fabrika atiklariyla sulaniyor.
0
divit
(29.05.22)
Değer odaklı yaşamak diyoruz buna. Annem daha 25-30 sene önce atıkları ayırarak atardı. Süt kutularını toplayan tetrapak ünitelerine götürürdük dik bir yokuşu 15 dk çıkıp. Bunun bugün kim olduğumla bile ilgisi var. Dünya için de bir eksik zarar demek. Evet her şeyi değiştiremeyiz belki, ama kim olduğumuzla etrafımız değişir ve talep ettikçe, uyguladıkça yayılıyor pratikler. Hem de doyumlu yaşıyor insan böylece. Daha ne olsun…
İstanbul’daysanız kadıköy belediyesinin böyle bir satış yeri var diye biliyorum. Diğer yerlerde pazardan almadıkça güç. Açık bakliyat ve baharat muhteşem güvenilir gelmiyor mesela bana, pazardan almaya huzursuz oluyorum. Ben de bana yakın üreticileri seçiyorum, mesela bir ilçedeyim bu ildeki ya da komşu ilçesideki üreticiden alışveriş yapıyorum, geldiği yol azalmış oluyor aslında karbon salınımı etkisine fayda.
0
kullanıcıadımbuolsun
(29.05.22)
türkiyede yaşadığın müddetçe kırsala gitmiyorsan asla temiz bir hayatın olmayacak. evde çikolata yaparsın harika ama şuan ne kazanıyorsan 3 katını kazanman lazım.
0
hayvan gibi yazar
(29.05.22)
Sakin olmak, sakin kalmak. Yogunlasacaginiz alani da secmek. Ornegin "banyomda fazlaca plastik kullaniyorum. Doga dostu olmayan temizlik maddelerini de cok kullaniyorum. Bunlari nasil azaltabilirim?" Bu konuda artik günlük hayatinizdaki cogu cözümü bildiginizi düsündügünüzde, "Simdi yatak odasina geceyim, yastigim-yorganim ve kiyafetlerim nasil daha az karbon izi birakabilir?"

- Acik mümkün degilse, ayrica yüklü alim yapmak. 10 kg mercimek gibi. Hem ucuz hem daha az atik uretiyorsunuz.

- Cikolata zor, sonucta zanaat bunu yapmak. Kakao ve kakao yaginin fair ya da direkt-trade yoluyla size gelmis olmasi sart. Bunlari az ama cok iyi yerlerden alip tuketme taraftariyim. Kahve konusunda da ayni. Yurtdisindan geleniniz gideniniz olursa, adil ticaret ürünleri isteyebilirsiniz. Yeme-icme konusunda arada atolyelere gidin, evde deneyip yapamayinca bir moral bozuklugu oluyor, o atolyelerde dogru yöntemleri ögrenirsiniz hem sosyallesirsiniz de.

- Icki konusunda da yukaridaki gibi düsünüyorum. Evde yapilacak bir seyin beni tatmin edecegini de düsünmüyorum. Bunun yerine, bio-dinamik tarim yapan, hem teknik alaninda hem de bagda olabildigince az müdahalede bulunan sarap üreticilerinden sarap aliyorum. Her seyin ustasi olamam ama tarimda temiz calisani destekleyebilirim.

-Sürekli kullandiginiz ve fazlasiyla plastik ürettigini düsündügünüz alanlara cözüm bulmak. Ben cok su icen biriyim, yanimda kocaman su kabi tasiyorum. Yasadigim yerde taze baharatlar minnacik plastik paketlerde satiliyor. Ihtiyacim olan reyhani, semiz otunu, ada cayini, hepsini diktim bu sene terasa. Bunlar beni vicdani olarak cok rahatsiz eden noktalardi.

- Ucak kullanmamak ya da olabildigince az kullanmak. Karbon ayak izini arsa cikartiyor. Güya "öko" arkadaslarim Ankara´dan Izmir´e gitmek icin zirt pirt ucakla seyahat ediyorlar. Bu bilinc hic yayginlasmamis nedense Türkiye´de.

Sonuc olarak, sizin de yaptiginiz gibi, yemek konusunda kafa yormak dogru. Cünkü günlük olarak tükettigimiz bir sey. Kendiniz uretip donusturemediginiz noktada, etrafinizda sorup fikir alabileceginiz insanlar olsun. Ya da gidin bir forumda, FB grubunda, Instagram´da sorun. Pratik öneriler alin.
0
buf-e kür
(29.05.22)
güneş alan balkon varsa saksılarda çok kolay çilek, yeşil soğan, fesleğen, biberiye, maydanoz gibi şeyler yetiştirebilirsin.

bence iş gibi görmüyor ve keyif alıyorsan çok güzel. etrafındaki insanlar da sana özenecek nasıl yapıyorsun diyecek. hiçbir şeyi değiştirmiyor'a katılmıyorum o yüzden. sadece çikolata ve kahve gibi ürünlerde gerçekten pahalıya gelebilir. onları da az tüketmekte hiçbir sorun yok. veganlık da güzel ama en azından haftada bir veya iki haftada bir et yemek daha sağlıklı gibi geliyor bana. özellikle misafirliğe davet edildiğimde yemek seçmiyorum. eğer vegan besleneceksen b12 vitaminini ve diğer şeyleri takip ettirmeyi ihmal etme.
0
curious mind
(29.05.22)
bence bu zihniyet her turlu kârdir. dogaya saygi duyup olabildigince zarari minimuma dusurmek istiyorsun yapabildigin her sey iyidir
0
ala09
(29.05.22)
fermantasyonu öğrenirseniz bir çok şeyi (turşu, şalgam, kefir, bira, şarap, menemenlik domates... ) kendiniz yapabilirsiniz.

alkolü / rakıyı da kendin yapabilirsin.

ben youtube deki "Kendimce Denemeler" isimli kanalı izleyerek öğrenmiştim.

ötv siz kdv siz iyi oluyor, vergi dairesini masaya oturtmuyorum :-)
0
ankarakecisi
(29.05.22)
gerçekten hayatını değiştirmek istiyorsan git havası temiz bi ege veya iç anadolu köyüne yerleş.

geri kalan tüm maddeler bence yeni nesil hobi/fantazi gibi görünüyor. evde yaptığın çikolata da, rakı da. çok daha sağlıklı veya daha az maliyetli. çevreye daha az zarar veriyor olmayacak.

bence anlamsız. iyi beslenmek (vegan ya da tahılsız, paketlenmiş gıda yok vs) psikolojik olarak stresten uzak durabilmek (en önemlisi) düzenli spor birkaç tane iyi hobi dediklerin için yeterli.
0
orpheus
(30.05.22)
(6)

Instagram'da neden işbirliği yaziyor

abuzer
Tamam reklam sponsorluk vs ama neden herkes işbirliği kelimesini kullanıyor? Kullanmasa nolur? Oraya yazmasa da biz anlasak? Ya da başka bir kelime kullansa
Tamam reklam sponsorluk vs ama neden herkes işbirliği kelimesini kullanıyor? Kullanmasa nolur? Oraya yazmasa da biz anlasak? Ya da başka bir kelime kullansa
0
abuzer
(29.05.22)
Bence tezgahtar-satis temsilcisi gibi bir şey.
Bu kelime trend oldu,jargona dönüştü.
Sanıyorum ki böyle.
0
kisa
(29.05.22)
Bazı vergisel meselelerden ötürü yazmak zorunlu diye biliyorum ama sallıyor da olabilirim
0
olaylar olaylar
(29.05.22)
Bence, bu gönderi para karşlığı hazırlanmıştır demek için. Ona göre değerlendirin bu gönderiyi tarzı.
0
ceketimi alip cikcam
(29.05.22)
devletin sosyal medya kanunlarıyla alakalı.
0
aeroknight
(29.05.22)
Bu pandemi başlarında bazı ünlüler "ben şunu kullanıyorum kendimi çok iyi hissediyorum ben bunu kullanıyorum sağlığıma çok iyi geliyor" diye reklam yapıyorlardı reklam olduğunu belirtmeden, sonra devlet "alemin tek akıllısı siz misiniz" diyerek reklam yaparken reklam yapıldığını belirtme mecburiyeti getirdi, yani insanlar "bak bu bunu kullanıyor ben de kullanayım hemen" demesin diye, bence devletin halkı düşünerek yaptığı ender güzelliklerden biri bu ama işbirliği yazmalarının nedeni "reklam" yazmak istememeleri başka bi nedeni yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(29.05.22)
@Kaleci Saçlı Forvet +1 ben bunu demek istemiştim ama ifade edemedim :D
0
ceketimi alip cikcam
(29.05.22)
(2)

Kondisyon bisikleti akşam yemeğinden önce mi sonra mı kullanmalı?

marowak
Araştırdım ancak her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Her gün 30-40 dakika kondisyon bisikleti sürmeyi planlıyorum. Akşam eve aç geliyorum. Akşam aç karnına yapıp ardından yemek mi yemeliyim yoksa yemekten sonra mı yemeliyim? Yemekten sonra ise ne kadar süre sonra? Yardımcı olacak arkadaşlara şimdide
Araştırdım ancak her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Her gün 30-40 dakika kondisyon bisikleti sürmeyi planlıyorum. Akşam eve aç geliyorum. Akşam aç karnına yapıp ardından yemek mi yemeliyim yoksa yemekten sonra mı yemeliyim? Yemekten sonra ise ne kadar süre sonra? Yardımcı olacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ediyorum.
0
marowak
(28.05.22)
Bunun bi kuralı yok sana nasıl rahat geliyorsa öyle yap, arada neredeyse hiç fark yok, yemekten sonra yapacaksan bi 1 saat beklersen iyi olur sindirim işlerinin azalması için.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(28.05.22)
Sabah kahvaltıdan önce bin. Sanıyorum kalbe bir miktar zararlıymış, ama nabzı deli gibi yükseltiyor. Kilo vermeye falan niyetin varsa kısa süreli olmak kaydıyla deneyebilirsin bence, ben faydasını gördüm.

Onun haricinde ben genelde akşam yemekten önce koşuyorum.
0
plutongezegendegilmi
(28.05.22)
(3)

resim çizmek

hayvan gibi yazar
resim yapmak ya da çizim yapmak ne kadar yetenek ne kadar çalışma işidir sizce?https://tr.pinterest.com/pin/31314159900360765/bu tarz resimleri çizmek çalışmayla becerilecek bir şey midir? aşağıdaki diğer çizimlerede bakarak cevaplarsanız sevinirim. Lise zamanında mimar sinana gidecek kadar yetenekl
resim yapmak ya da çizim yapmak ne kadar yetenek ne kadar çalışma işidir sizce?

tr.pinterest.com

bu tarz resimleri çizmek çalışmayla becerilecek bir şey midir? aşağıdaki diğer çizimlerede bakarak cevaplarsanız sevinirim. Lise zamanında mimar sinana gidecek kadar yeteneklisin çizim konusunda derdi okuldaki hocalarım ben önemsemezdim, eskiden bu tip çizimleri yapabiliyorken geçen hafta fark ettim şimdi çizemiyorum. Ve füzen ile karalamak istediğim şeyler var yapmamak canımı sıkıyor.

yeniden kazanılabilir mi bu beceri?
0
hayvan gibi yazar
(26.05.22)
Futbol dünyasında misal Messi doğuştan bir yetenek Ronaldo da uzun yıllara yayılan bir çalışmanın ürünü olarak bu noktalara gelmiş bir yetenek, bence bu işlerde de aynı argüman geçerli.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.05.22)
eğer mayanızda varsa bir yere kadar eski haline getirebilirsiniz bence çiziminizi.

kendimden örnek vermek gerekirse seneler sonra basketbol oynamaya başladım bir kaç sene önce. 20 sene önce yarı profesyonel olarak bir kaç kere forma şansı bulmuş fena sayılmayan genç bir oyuncuydum. sonra bıraktım ettim filan. bir kaç sene önce tekrar arkadaşlarla oynamaya başladık. beyin ne yapacağını çok iyi biliyor ancak vücut beyne itaat etmiyor. oynaya oynaya eskisi gibi olmasa da ortalama bir seviyeye çektim yine oyunumu.

sizde de aynı durum olacaktır diye düşünüyorum.
0
teritori
(26.05.22)
çok pişmanım ya böyle bir hediyeyi körelttiğim için, hem de niye? resim hocam siyasi konuşmalar yapıyor diye dersten nefret ettiğim için...
0
🌸hayvan gibi yazar
(26.05.22)
(5)

Hiçbir mi hiç bir mi sorunsalı

the patient
Merhaba ekşi duyuru ahalisi,Bir hiçbir mi hiç bir mi kullanım sorunsalıyla karşı karşıyayım. Mehmet daha önce hiç bir partide yeni biriyle tanıştı mı?" derken hiçbir her zaman olduğu gibi bitişik mi yazılır, yoksa "daha önce hiç, bir partide..." gibi bir durum mu söz konusu olur? Yardımlarınızı bekl
Merhaba ekşi duyuru ahalisi,

Bir hiçbir mi hiç bir mi kullanım sorunsalıyla karşı karşıyayım. Mehmet daha önce hiç bir partide yeni biriyle tanıştı mı?" derken hiçbir her zaman olduğu gibi bitişik mi yazılır, yoksa "daha önce hiç, bir partide..." gibi bir durum mu söz konusu olur?

Yardımlarınızı bekler, hürmetler dilerim.
0
the patient
(26.05.22)
Her zaman "hiçbir."
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.05.22)
Mehmet daha önce hiç bir partide yeni biriyle tanıştı mı? = Mehmet daha önce bir partide yeni biriyle tanıştı mı hiç?

Buradaki "hiç bir" birleşik yazılan hiçbir değil. Ayrı yazılır. Bu örnekte de olduğu gibi hiç ile bir sırf art arda geliyorlar diye her seferinde birleşik yazılmaz, öyle bir kural yok. bunlar birbirlerinden bağımsız da anlamlı kelimeler olabilirler.
0
jen
(26.05.22)
Bence ayrı yazılır.
Ama mesela buna cevap verilirken bitişik yazılır.
0
megalomaniac
(26.05.22)
Madde 14.
ç. Biraz, birçok, birçoğu, birkaç, birkaçı, birtakım, herhangi, hiçbir, hiç­biri belirsizlik sıfat ve zamirleri de gelenekleşmiş olarak biti­şik yazılır.

kaynak: www.tdk.gov.tr
0
helenart
(26.05.22)
mehmet hiç bir partide kustu mu?
mehmet hiçbir partide kustu mu?

bu iki cümle de doğru. ama anlamı nedeniyle, tesadüfen.
hiçbir/ hiç bir in yazımı kullanıldığı cümleye ve anlama göre değişir ancak
"bahsedilenlerin tamamen dışı, zıttı, hiçbirisi " anlamındaki "hiçbir" her zaman bitişik yazılır. çünkü "hiç" tek başına bir kelime. "hiçbir" ise ardından isim geldiği zaman sıfat, gelmediği zaman zamir. ve bu sıfatın/ zamirin "hiç" ile alakası yok. tek başına tek parça tahtadan yapılmış gibi duruyor öyle: hiçbir.
0
AWD
(26.05.22)
(14)

Yetişkinken bisiklet sürmeyi öğrenen var mı?

signore
Yaş 27, bugün itibarıyla bisiklet sürmeyi öğrenmeye başladım. 2 saat falan uğraştım beklentimin üzerine çıktım açıkçası çok korktuğum gibi gitmiyor. Ama yine de çocukken öğrenenler kadar olabilir miyim acaba diye düşünmüyor değilim. Belli bir yaştan sonra öğrenip bisikletin ustası olanlar var mı?
Yaş 27, bugün itibarıyla bisiklet sürmeyi öğrenmeye başladım. 2 saat falan uğraştım beklentimin üzerine çıktım açıkçası çok korktuğum gibi gitmiyor. Ama yine de çocukken öğrenenler kadar olabilir miyim acaba diye düşünmüyor değilim. Belli bir yaştan sonra öğrenip bisikletin ustası olanlar var mı?
0
signore
(26.05.22)
ustası mıdır bilmem ama var tanıdığım. gayet yeterli seviyede kullanıyor.
0
syozkn
(26.05.22)
Kucukluk kadar olmaz ama ogrenirsin.
Bisikletin bir zorlugu yok, surmeyi bilenler ogretmeyi bilmiyor.

Ben 10 yasinda gunumun 12 saati falan bisikletle geciyordu, benim kadar ustasi olman icin o kadar saati doldurman lazim o da yetiskin halinde imkansiz zaten.
0
divit
(26.05.22)
23-24 yasimdayken ogrendim.

Bir iki sene sonra da tura ciktim. Danimarka ve Isvec´i turladim.

Surekli kullaniyorum günlük hayatta da. Ustasi degilim elbette, bence kücük yastan ogrenenler cok daha iyi sürüyor.

Sürekli sürecekseniz, dogru bir training programiniz olsun. Ben ust bacak kaslarimi yeterince guclendirmedigim ve dizlere yuklendigim icin, o büyük turda dizlerimi sakatladim. Sonrasinda da bisiklet kullanmaya ve sehirler arasi yol yapmaya (günlük 35-40 km gibi) devam ettim. Yillarca kronik agrim oldu ve gecen hafta da dizimden ameliyat oldum.
0
buf-e kür
(26.05.22)
Abi şöyle düşün, ben 7-8 yaşlarında öğrendim bisiklet sürmeyi çocukluk günlerimde de sürekli kullandım, bununla birlikte mesela son 20 yılda bir kere bile bisiklete binmedim ama çocukluk günlerimde beyin-motor hafızasına kodlanan bu bilgi ve kazanılan yeteneği sen yetişkinliğinde kazandığında ne kadar pratik yaparsan yap o seviyede kazanamazsın zira benim bilgilerim son 20 yıldır hep orada hiç kaybolmadan duruyor, sonrasında hiç kullanmasam da sana göre neredeyse 30 yıllık bi tecrübe avantajım var, bisiklet sürmenin de kazanılan başka yeteneklere göre böyle bir avantajı var 20 seneden sonra bugün kullansam 20 sene önce kullandığım gibi kullanabilirim nöronlarım kaslarım yine aynı şekilde çalışır aynı refleksleri gösteririm bu acayip süper bir şey. Yani sen de elbette çok iyi bisiklet sürebilirsin ama çocuklukta öğrenilen kadar olamaz. Ben de mesela araba kullanmasını 30 yaşında öğrendim, ömrümün sonuna kadar pratik yapsam 17-18 yaşında öğrenmiş biri kadar usta olamam, öyle düşün; ne kadar erken o kadar iyi :)
0
Kaleci Saçlı Forvet
(26.05.22)
bisikleti sonradan ogrenmek ile cocukken ogrenmek arasinda cok bir fark yok bence.

Cocukken ben bisiklet ogrendigim zamanlari hatirliyorum, oyle bir saniyede ogrenmedim, 4 tekerlekli bisikletim vardi ilk, onun iki tekerini sokup, 2 tekerlekli yapinca dengede durmakta cok zorlaniyordum ilk zamanlar, pedal cevirmeden sadece kendimi ayaklarimi yere koyarak itiyordum o sekilde biraz dengede durmayi ogrendim, sonra yavas yavas pedal cevirerek sadece duz gittim, oyle oyle ayni bir yetiskinin ogrendigi gibi ogrendim yani.

demem o ki, yetiskin-cocuk diye cok ayirmaya gerek yok, bu bir process, bunu cocukkende yapabilirsiniz, yetiskinkende.

Mesela 28 yasima dek hic motorsiklet surmemistim, baya buyuk motorlu racing motorsikleti tek basima hic kimsenin yardimi olmadan, vitesli bir de, 28 yasimda 1 gunde ogrendim, 2. haftamda artik otobanda suruyordum, pratik yaptikca beyin ayni seyi tekrar etme konusunda hizlaniyor, bunun cocuklukla falan pek ilgili oldugunu sanmiyorum, gercekten dogru olsaydi ust mesajdaki arkadasin soyledigi, insanlara araba kullanmayi 7 yasinda ogretmeleri gerekirdi 18 yerine.
0
nosmoke
(26.05.22)
Araba kullanmayı öğrenmekten kastınız ralli yapmak olmadığı gibi, bisiklet kullanmayı öğrenmekten kastınız akrobasi yapmak değilse hangi yaşta öğrendiğinizin bir önemi yok.

Ulaşım, gezi amacıyla bisiklet sürmek çok ustalık becerisi isteyen bir durum değil. Öğrenin, hiçbir eksiklik hissetmrzsiniz.
0
akhenaten
(26.05.22)
öğrenmekten kastınız bisikletin üstünde devrilmeden ilerleyebilmek mi, yoksa cayır cayır kullanabilmek mi?

araba kullanmak, yüzmek, bisiklete binmek. bunlar omurilikten yapılan işlerdir. yaparken düşünmezsiniz, yani düşünmemeniz gerekir, kendiliğinden olur.

araba kullanırsınız, ama kullanırken devir yükselince vites büyütmem lazım, şimdi frene basıp yavaşlayınca vites küçültüp dönerken tekrar gaz vermem lazım falan diye düşüne düşüne yapıyorsanız siz araba kullanmıyorsunuz, sadece sürüyorsunuz. araba kullanmaktan kasıt ralli yapmak değil zaten, düşünmeden, beynini kullanmadan, omurilikten sürmek. omurilikten kullanan kişi fren yerine gaza basmaz mesela. basıyorsa bile 0,5 saniye içinde yanlış yaptığını fark edip toparlar. araba elinin kolunun parçası gibi olmuştur zira. panik anında düşünmeye gerek duymaz. ustalık budur, ralli yapmak değil.

yüzmek keza, şimdi kulacımı atayım, ayağımı aynı anda çırpayım, bu kolumu çekerken öbür kolumu uzatayım diyorsanız o yüzmek değil, su üzerinde hareket edebilmek. suyun üzerinde durmak için hebele hübele elleri kolları oynatıyorsanız, yüzmek değil, suda durmak bile yoruyorsa onun adı yüzmek değil, boğulmadan durabilmek. yüzme bilen kişi suyun üstünde sakince durabilir. durmak için çaba sarf etmez.

bisiklet de aynısı. ben de çocukluğumda öğrenemedim. üniversitedeyken bisiklet ile düşmeden ilerlemeyi öğrendim. hala da üstüne binip düşmeden ilerleyebiliyorum ama bisiklet kullanmayı öğrendiğim söylenemez. çünkü düşüne düşüne gidiyorum. şimdi gidonu kırayım, ama devrilmemek için frene mi basmalıyım, evet fren yapayım ama aynı anda pedalı çevirmeyeyim, freni bırakınca çevireyim vsvs. böyle olmaz. bu bisiklet kullanmak değil, düşmeden ilerlemek sadece. giderken çaba sarf etmemek gerekiyor. siz yürürken sol adımımı atayım, sonra onun üstüne basıp güç alırken sağ adımımı ileri atıp gücü ona vereyim diye düşünüyor musunuz? kendi kendine oluyor.

böyle bisiklet kullanılmaz ki. 1-2 km bisiklet sürünce insanın kolları ağrır mı? yorulursun bacakların ağrır ama benim gidonu kasmaktan kollarım ağrıyor. ne yaptıysam, ne kadar uğraştıysam da omurilikten yapamadım bu işi. ha düşmeden gidiyorum ama eziyet oluyor, keyifle süremiyorum. çocukken kullananlar bu işi omuriliğe bağlayıp düşünmeden kullanıyor.

çok çalışırsanız yetişkinlikte de o mertebeye ulaşabilirsiniz. ya da ayakta durmayı öğrenir öğrenmez omuriliğe bağlayan varsa onun da istisna olduğunu düşünüyorum.
0
kibritsuyu
(26.05.22)
arkadaşım 40 yaşında öğrendi. öğrenicem dedi ve öğrendi bi kaç günde
0
euteamo
(26.05.22)
yarışlara katılıp madalya peşinde koşmayacaksanız çocukken öğrenip bu bilgelik mertebesine ulaşan, biz evrenin sahiplerinden* bir farkınız olmaz :))
0
teritori
(26.05.22)
tolstoy'un bisikleti

Her yaşta öğrenilir +1
0
John Bloor
(26.05.22)
20 yaşında öğrendim. 49 yaşındayım düzenli şekilde istanbul trafiğinde yol bisikleti kullanıyorum.
0
lazpalle
(26.05.22)
Cevapların çocuğuna katılmıyorum. Bisiklete binmek kompleks bir şey değil ki çocukluğundaki gibi öğrenemeyesin. Pedallara basınca hareket ediyor ve dengede duruyor. Tüm mevzu bu. Küçükken cesaret edemez insan belki o yüzden gözünde büyür. Hani ufak bir ipi koparıp kaçmayan yetişkin fil muhabbeti biraz. Küçükken kaçamadığı için kaçamayacağını sanıyor.
0
black mamba
(26.05.22)
25 yaşındayım, 2-3 sene önce öğrendim. Tek başınıza değil de birisi yardımcı olursa daha kolay olur.

Önce birisi bisikleti tutacak, siz de ayaklarınızı havaya kaldıracaksınız sadece. Dengenin ilk aşaması.
Sonra pedallara dokunmadan kendi kendinizi yerden iterek çok kısa mesafe süreceksiniz. Yani ayakları yerden destek alıp ileriye doğru iteceksiniz kendinizi, birkaç metre ilerleyeceksiniz. Bu da dengenin bir sonraki aşaması.
Üçüncü adımda normal şekilde pedallara basarak sürmeye başlayacaksınız. Kısa kısa ilerleyeceksiniz ama zamanla mesafe artacak ve öğrenmiş olacaksınız.

Bu şekilde 22-23 yaşındayken 10-15 dakika içinde öğrendim.
0
rose parks
(26.05.22)
Yetişkinlere bisiklet sürme eğitimi veren sonra da onlarla deneyim sürüşleri yapan gruplar var. Onları bir araştırın, insanların kaç taşında öğrenip sonra neler yaptıklarına inanamayacaksınız.
0
Phoebe
(26.05.22)
(8)

arabayla giderken fren + el freni çekilince daha etkili mi oluyor?

ayseee
diyelim ki 100 km ile gidiyoruz önümüze bir çocuk atladı. frene abandık çocuğa çarpmaya 1 metre kaldı bu sırada el freninide çekersek daha etkili bir frenleme olur mu? yoksa bir etkisi olmaz mı?
diyelim ki 100 km ile gidiyoruz önümüze bir çocuk atladı. frene abandık çocuğa çarpmaya 1 metre kaldı bu sırada el freninide çekersek daha etkili bir frenleme olur mu? yoksa bir etkisi olmaz mı?
0
ayseee
(25.05.22)
Hocam sen öyle bir durumda sadece frene bas, fizik kanunları hareket halindeki aracın el frenini çekince olacaklar konusunda olumlu şeyler söylemiyor. Ha ama yine merak ediyorsan 1 metre kala el frenini çekince, sürate bağlı olarak, araç yine durmaz çünkü fizik kanunları.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(25.05.22)
fren kuvvetinin %70 i ön dingile uygulanır çünkü moment gereği ağırlık dağılımı böyle oluyor. eğer arka lastiklere daha çok kuvvet uygulanırsa (el freni gibi) arka tekerler kaymaya başlar ve aracın yönü değişir. sağa sola döner vs. abs olan araçta zaten uygulanabilecek maksimum fren kuvveti uygulanıyor.

el freni hareket eden araçta kesinlikle kullanılmamalı.
0
sttc
(25.05.22)
Muhtemelen kaza yaparsin.
0
divit
(25.05.22)
onune bir kere cocuk bir kere de kopek atlayip vurmaktan son dakika yirtmis biri olarak o anda el frenini cekmeyi dusunmeye vaktin yok. allah ne verdiyse frenin ustune oturuyorsun, benim bacagim saci delip cikacakti neredeyse her iki olayda da.
0
cooperr
(25.05.22)
Yapacağınız şey sonuna kadar frene abanip gerisini abs ye bırakmak.
0
chavezding
(25.05.22)
herhangi bir şekilde araç hareket halinde giderken el frenini çekersen araç arkadan kaymaya başlar ve spin atar, çok ciddi bir kaza yaparsın. hareket eden aracın el frenini çekmek gibi bir hataya asla düşmeyin. nerden duydunuz nasıl aklınıza geldi bilmiyorum ama bu fikri kafadan çıkarın, bir ayak frende-diğer ayak gazda kullanıyorsanız bunu da asla yapmayın.
0
orpheus
(26.05.22)
Siz ayağınızla frene bastığınızda zaten yağın bir kısmı merkez tarafından arka tekerlere de gönderiliyor, ve tehlike yaratmayacak kadar arka tekerleklere de fren gücü uygulanıyor.

Fizik kanunları gereği taşıtları arka tekerlekleri frenleyerek durdurmak çok zordur, yavaşlamaya etkisi var ama DURMAK için mutlaka ön tekerlere fren gücü uygulanmalı fizik kanunları gereği.

Bunu en çok da acemi motosiklet/bisiklet sürücülerinde görürüz, "ön freni sıkarsam kayar düşerim, takla atarım" korkusuyla sağlıklı bir frenleme yapamazlar. Kaza anında da çarpmak kaçınılmaz olur.

Siz unutun fazla ayrıntıyı, sık sık panik fren çalışın. Panik anında frene ölümüne basabiliyor olun, araçlar zaten abs donanımlı.

@orpheus dediği önemli bir nokta, bazı yeni sürücüler, özellikle otomatik vitesle sürücü olanlarda bu hata olabiliyor.

Sol ayağı frene, sağ ayağı gaza ayırıyorlar, bu çok büyük bir yanlış. Sol ayağı tamamen unutun, hatta alışana kadar bağdaş kurar gibi altınıza almayı önerirler.

Sağ ayak gazda gidilir, fren lazım olunca gazdan çekilip frene atılır. Sakın "ama sol ayak fren üstünde beklerse daha kısa sürede tepki veririm" diye düşünmeyin.

Hatta yanınızda biri varken, uygun yollarda panik fren alıştırmaları yapın. Normal giderken yanınızdaki aniden panikle "FREN" diye bağırsın ve o esnada siz freni kazıklayın. Bu alıştırmayı bir çok kez yaparsanız kas hafızası oluşur.
0
John Bloor
(26.05.22)
etkili olmaz.
sürtünme kuvvettiniz limit değeri var o aşıldığında yani kayma başladığında artık maksimum değer yitirilmiş olur. lise2 fizik dersinden hatırlayabilirsiniz. zaten bu yüzden araçlarda kızaklamayı önleyici elektronik güvenlik sistemleri var. normalde bir acil durumda insan (uzmanı hariç) frene basılı şekilde durmaya çalışır bu da kızaklamaya neden olur. bu fren mesafesini uzatır. kazıtmadan yavaşça frene yüklenirseniz bu fren mesafesini minimuma düşürür. bu sebepten elektronik güvenlik donanımları çıktı. frene yüklendiğinizde tekerliklerin orada bir tek tak tak tak yapar sanki takılıyor gibi. işte frene basıp kızaklamaya başladığınızda araç tekerleri kendiğinden tekrar döndürür hale getiriyor vs vs.

siz elfrenini çekinde arka tekerler kızağa girer. ve dört tekerin aniden durur vaziyete gelmesi arabanın ağırklık merkezine uygulanan kuvvetini arttırır ve bunu tahmin edemeyiz. yoldan atabilir takla attırabilir (arabasına göre, mesela renegade'de freni kökleyince arabanın arkası amuda kalkar gibi kalkıyordu. ki bu elfreni değil normal fren. çöp arabaydı ) savurabilir. ek olarak fren mesafesi de azalmaz.
youtube'te bu manyaklığı deneyen bir sürü saf var. birisi de benim çocukluk arkadaşım.
volvo s40 ile giderken yanındaki munzurluğuna elfrenini çekiyor. yanlarında da tır var. km ortalama olarak 10- 120 falan unuttum şimdi. dorsenin altında kalıyor. arka dorse bunların üstünden geçiyor.
yeni arabalarda buna önlem alıyorlar da eskilerinde dikkatli olun. her iki türlüsünde de yapmayın.
0
turbo sadık
(26.05.22)
(9)

Şu konu direkt cinayet olarak mı kabul edilir?

Kaleci Saçlı Forvet
Haberlerde Kartal'da yaşanan toplu intihar olduğu söylenen konuyu görünce aklıma geldi, sorum şu: Şimdi 5 kişi bir araya geliyor intihar etmek için, intihar mektubu vs her şey mevcut, yani bunu bile isteye seçtikleri konusunda bir şüphe yok; bir kişi 4 kişiyi sırayla öldürüp en son kendisini öldürec
Haberlerde Kartal'da yaşanan toplu intihar olduğu söylenen konuyu görünce aklıma geldi, sorum şu: Şimdi 5 kişi bir araya geliyor intihar etmek için, intihar mektubu vs her şey mevcut, yani bunu bile isteye seçtikleri konusunda bir şüphe yok; bir kişi 4 kişiyi sırayla öldürüp en son kendisini öldürecekken korkup vazgeçiyor, şimdi bu son kişi kanunen direkt cinayetten yargılanıp ona göre mi ceza alıyor yoksa yasada "yok yav bu cinayet ama tam da cinayet sayılmaz şöyle olabilir" mi diyor, nedir bunun tam karşılığı? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(25.05.22)
hukukçu değilim ama bir yorumda bulunayım.

bence tam tersi bile işleyebilir süreç. hukuki adı tam olarak aklıma gelmedi ama "planlayarak canice insan öldürme" gibi bir konu var sanırım. bu kapsamda daha da artabilir suçu hatta
0
teritori
(25.05.22)
Yani o da olabilir hocam 4 insanı öldürürken korkmadın da kendine sıra gelince mi korktun da diyebilirler.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(25.05.22)
o olayda herkes bi tabancayla sırayla kendi kafasına sıkmıyor muydu? Benim okuduğum versiyon öyleydi yani. Bu durumda direkt cinayet olarak belirlenir mi bilemiyorum.

Hatta 5 kişi de değil 3 kişi vardı sanırım haberde
0
nundu
(25.05.22)
Hocam o olayı sormadım aslında o olayı görünce aklıma geldi bu soru, Kartal'daki olayda senin dediğin gibi oluyor.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(25.05.22)
intihar süsü vermiş oluyorsun direk.

adamlara zorla intihar mektubu yazdırıp vurmuşsun derler.
0
durbidakka
(25.05.22)
Hocam ben bunu varsayımsal olarak sormadım aslında. Yani kurbanların bunu kendileri tasarladıkları-istedikleri açık, o konuda bir şüphe yok, o noktadan sonra nasıl değerlendirilir diye merak ettim. Yoksa ben olsam ben de "kesin bunun bi pisliği vardır" diye düşünürdüm.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(25.05.22)
- 1 kisi 4 kisiyi vurdu kendini vuramadi: Karsindaki insanin rizasi bile olsa onu oldurmek cinayettir. Niyet ve onceden planlamanin yapilip yapilmadigina gore cezanin kategorisi degisir.

- Herkes kendini vurdu, 1 kisi vurmadi: Intihara azmettirmekten ceza alabilir.
0
cleric
(25.05.22)
isterse ölenlerin hepsi hakimin önüne çıksın hür iradeleriyle biz istediğimiz için bizi vurdu desin, her türlü direkt cinayet. bir kişinin başka bir kişiyi bilerek öldürmesinin adı cinayettir.
0
jen
(25.05.22)
Türkiye'de ötanazi yapan hekime ceza, adam öldürmekten ömür boyu hapis.
Bahsettiğiniz senaryo da bu bağlamda 4 adet ömür boyu hapis olur herhalde. (Sanık takım elbise giyerse belki karar değişir)
Hukukçu değilim.
0
michael_knight
(25.05.22)
(2)

ekşi duyuru mesajlasmadaki bug

camene87
Merhaba gecenlerde ozel mesaj attıgım bırı mesajıma yanıt vermiş. Ama yeşil mesajlarım ışığı hep yeşil vaziyette duruyor ve tıkladığımda da mesaj içeriği görünmüyor.Işık günlerdir yeşil şekilde yanıyor ve mesajı okuyamıyorum da.Bir bug sanırım ama aynı sorunu yaşayan var mı?Teşekkürler
Merhaba gecenlerde ozel mesaj attıgım bırı mesajıma yanıt vermiş. Ama yeşil mesajlarım ışığı hep yeşil vaziyette duruyor ve tıkladığımda da mesaj içeriği görünmüyor.

Işık günlerdir yeşil şekilde yanıyor ve mesajı okuyamıyorum da.

Bir bug sanırım ama aynı sorunu yaşayan var mı?

Teşekkürler
0
camene87
(24.05.22)
Arada oluyor. O mesajı sil ışık söner, sonra mesaj gönderen kullanıcıya durumu anlatan bi mesaj gönder aynı mesajı tekrar göndersin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(24.05.22)
Kopyalayıp yapıştırdığı bir yazı içerisinde smile varsa yapıyordu.

Sil ve tekrar yollamasını iste +1
0
John Bloor
(25.05.22)
(5)

Zombi pandemisi/kıyameti yakın mıdır?

ermanen
Daha pandemi devam ediyor. Mutasyonlar ve yeni virusler de var.Amerikanya'nin saglik acentasi CDC de soyle bisey yayimlamisti bir ara: "Preparedness 101: Zombie Apocalypse" (hazırlık 101: zombi kiyameti)Nostradamus, 2021'de zombi kiyameti olacagini ongormus tee 500 sene once falan. (aclik/kıtlık ve
Daha pandemi devam ediyor. Mutasyonlar ve yeni virusler de var.

Amerikanya'nin saglik acentasi CDC de soyle bisey yayimlamisti bir ara: "Preparedness 101: Zombie Apocalypse" (hazırlık 101: zombi kiyameti)

Nostradamus, 2021'de zombi kiyameti olacagini ongormus tee 500 sene once falan. (aclik/kıtlık ve asteroid carpmasindan da bahsetmis). biraz hata payi verebiliriz :)

ne olacak sizce? bize neler oluyor?

-------------------------------------------------------------------------------

not: illa filmlerdeki gibi curumus hortlaklar olarak degi de, beyin fonksiyonlarini etkileyen bir virus/parazit olarak da dusunebiliriz. saldirganlik ve isirma icgudusu olusturabilir. mesela gercek hayatta zombi paraziti denen bir mantar turu var. bazi karincalara bulasip davranislarini degistiriyor:
en.wikipedia.org

film ornegi verirsek, "28 Days Later" ve "28 Weeks Later" filmindeki zombiler biraz daha realistik diger filmlere gore. "Rage" adi verilen virus insanlari delirtiyordu. Asiri saldirgan, dusunmeye odaklanamayan ve kanibalistik insanlar oluyorlardi. Yeterince yemezlerse acliktan oluyorlar ya da beslenme yetersizligi yuzunden zamanla oluyorlar.

not2: kuduz ve grip melezi bir virusun zombi virusu olusturabilecegi olasiligi tartisilmis. National Geographic makalesi irdelemisti:
""If a rabies virus can mutate fast enough, it could cause infection within an hour or a few hours. That's entirely plausible," Andreansky said.

Airborne Rabies Would Create "Rage Virus"

But for the rabies virus to trigger a zombie pandemic like in the movies, it would also have to be much more contagious."
www.nationalgeographic.com

pubmed makalesi teorik olarak kuduz virusu mutasyonundan zombi virusu olabilir demis:
www.ncbi.nlm.nih.gov
0
ermanen
(24.05.22)
Hocam bunun Nostradamus'la bir ilgisi yok hemen hemen tüm canlıların yok olduğu 5 dönem olmuş dünya tarihinde yine olabilir, oluyor çünkü. Ha bugün olmaz da 1000 yıl sonra olur 1 milyon yıl sonra olur.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(24.05.22)
@Kaleci Saçlı Forvet

Dunya'nin ya da canlilarin sonu gelir elbet de bir sekilde, ama zombi kiyametine daha mi yakiniz diye sormak istedim. ya da hangi sona daha yakiniz acaba gibi...
0
🌸ermanen
(24.05.22)
Abi ben bu zombilik olayını araştırmıştım bir dönem, yani hatırladığım kadarı ile bu şöyle oluyor: Kuduz mikrobu beynin r kompleksi denilen bir yer var orası hariç tüm beyni etkiliyor, bu r kompleksi de kabaca insanın hayvan özelliklerini açığa çıkaran bir bölge, sen bir şekilde sadece bu r kompleksi aktif bir şekilde hayatta kalıp türlü hayvanlıklar şerefsizlikler yapıyorsun aynı zombiler gibi, bir tür zombi oluyorsun, zombi kıyameti olsa olsa ancak bu şekilde olur ama öte yandan kuduz da modern dönemlerde salgın boyutuna erişebilecek bir alan bulamaz bence, en nihayetinde aşısı var kılı yünü var, bilim bunun ne olduğunu biliyor, o nedenle ben böyle bir şey olabileceğini düşünmüyorum.

Ha bununla birlikte bi asteroidin göktaşının dünyaya denk gelip çarpacağını da düşünmüyorum zira bu asteroitler Mars'la Jüpiter arasında, Jüpiter'in efsanevi çekim alanında takılan uzay varlıkları, bunların bu çekim alanından ayrılması çok olası değil ama hadi ayrıldı diyelim, Dünya'ya denk gelip hayatı yok etmesi de çok mümkün değil. Yani şöyle düşün uzay boşluğu öyle tahayyül edilemez büyüklükte bir boşluk ki göktaşının dünyaya çarpması aynı Kadıköy'den 1 tl'lik bozuk parayı fırlatıp Taksim'deki Beşiktaş dolmuşunu vurmak gibi bir şey olur, o kadar zor. İmkansız değil ama imkansız gibi. Ha ama 1 milyar yıl sonra evren yine aynı evren mi olur bir şeyler değişir mi bu değişiklik Dünya için tehlike yaratır mı onu bilemeyiz tabii, şimdilik bi sıkıntı yok ama.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(24.05.22)
Yok degiliz. Bu kadar filmi yapilan seyin felaketi olmaz. Filmi hic olmayan veya cok az olan bir temadan gelir felaket
0
floydian
(24.05.22)
zombicilik asiri sacma, enerjisizlikten yerinden kalkamazsin zombi olsan.
Ot mu yiyeceksin enerji nereden gelecek?

Muhtemelen yine saglam bir grip salgini gelir 100 yil icinde, 50 milyon falan kill alir sonra hayatimiza devam ederiz.
0
divit
(24.05.22)
(8)

Ağız şapırdatana tahammül edememe problemi

akhenaten
Bu bir problem mi onu da bilmiyorum. Aynı ortamda yemek yerken ağzını şapırdatan biri varsa kan beynime sıçrıyor. Bir daha yemek bitene kadar göz ucuyla bile dönüp yüzüne bakasım gelmiyor bu kişinin suratına, Sofra dışında bir problem yaşamıyorum, yemek bittikten sonra her şey normale dönüyor.Sonra
Bu bir problem mi onu da bilmiyorum. Aynı ortamda yemek yerken ağzını şapırdatan biri varsa kan beynime sıçrıyor. Bir daha yemek bitene kadar göz ucuyla bile dönüp yüzüne bakasım gelmiyor bu kişinin suratına, Sofra dışında bir problem yaşamıyorum, yemek bittikten sonra her şey normale dönüyor.

Sonra olay geçince "nedir ki yahu, severek iştahlı yiyor işte insanlar yemeğini sorun nedir" diye soruyorum kendime. Doğal karşılamaya çalışıyorum, ama fiili olarak böyle bir şeyle karşılaşınca daha salisesinde yine kan beynime sıçrıyor. Sanki o kişi ağız şapırdatmıyor da bilinmeyen bir dilde aklına gelen bütün küfürleri suratıma yağdırıyormuş gibi sinirleniyorum.

Normalde de o kadar umursamaz bir insanım ki, beni sinirlendirebilmek cidden büyük iş. Ama söz konusu ağız şapırdatma olunca çıtam yok.

Nasıl çare bulurum buna? Birgün bir iş yemeğinde falan birisi ağzını şapırdatırsa da masada tuhaf tuhaf oturmam gerekirse diye korkuyorum artık.
0
akhenaten
(23.05.22)
Hocam yapacak bi şey yok yani ne yapacaksın ki ya öyle yemek yiyen insanlarla bir araya gelmeyeceksin geldiysen de idare edeceksin. Çözümü olmayan konulara kafa yormanın alemi yok.

Bak mesela benim dayım da böyle, normalde çok severim kendisini ama şap şap yemek yer, ayar olurum ama yapacak bir şey yok 60 yaşında adam. Ben bu durumu değiştirebilir miyim? Hayır. Dayım bundan vaz geçer mi? Hayır. Yapacak bi şey yok yani. Ha kendisi kırmaktan çekinmeyeceğim bi insan olsa aynı masada yemek yemem ama öyle bir durum da yok. Bu durumu değiştiremeyeceğim için bir araya geldiğimizde idare ediyorum.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
Ya evet bu bir hastalıkmis. Şimdi bakamayacagim adına ama ben de çok sıkıntı çekiyorum.
0
kisa
(23.05.22)
Böyle bi arkadaşım var ondan biliyorum, mizofoni/misophonia deniyor, sakız çiğneme sesine de dayanamıyor
0
freebird5406_2
(23.05.22)
Bende de var aynı durum maalesef. Ofiste telefon ve bilgisayardan gelen bildirim seslerine ve yattığım odada saat tıkırtısına da tahammül edemem.
0
auroraaurora
(23.05.22)
Ben de böyleyim ve çok çaresizim. Bunu yapan yakın arkadaşlarımsa bazen şakayla bazen direkt uyarıyorum. Uyaramayacağım kişilerse kendim küçük bi gürültü yaratıyorum, ya da kalabalıksa hemen yanımdakiyle çokkk hararetli bi sohbete girişmeye çalışıyorum. Hiçbiri net çözüm olmuyor maalesef.
0
south park in kapusonlu uyesi
(23.05.22)
Bende de aynı durum mevcut, uzaktan çalışmaya geçildiğinden beri çok rahatladım, eşim sakız çiğnediğinde bile yan odadaysam çıkarttırıyorum, yapacak bir şey yok maalesef.
0
mirty
(23.05.22)
eski iş yerimde klavyenin tuşlarına ayı gibi basan birisi vardı. boşluk tuşuna basınca masa titriyordu. resmen takıp çalışamamaya başlamıştım. valla çözümü var mı bilmiyorum.
0
vizivozo
(23.05.22)
Merhaba öncelikle bu bir hastalık değil. İnsanların bazı olumsuz ve saçma davranışlara karşı Bir tahammül seviyesi vardır. İşte sizin bu olumsuz durumda tahammül seviyeniz daha düşük. Karşınızdaki şahıs yemek yemesini bilmiyorsa bu neden sizin hastalığınız olsun ki?
Çorba içerken kaşıgı düzgünce agzına sokup yutmak varken kaşıgın ucunu dudağının ucuna getirip hüppppppp diye vakumlayıp içmenin neyi normal??
Veya yemek yerken agzını kapatsa o agız seslerini hiç dışarı vermeyecek. İnsanlara çocukken bile anası babası ögütler yemek yerken agzını kapat çocugum diyerek. Bu bir görgü kuralıdır. İşte sizin karşınızdaki insanlar da görgü kuralına uymayan insanlar. Bu sebeple kendinizde kusur aramayın. Yemek yemesini bilmeyen insaları uyarın ki yanlışını ögrensin. . Eger uyaramayacagınız bir konumda biriyse yapacak bir şey yok katlanacaksın
0
limonlu eksi
(24.05.22)
(3)

Akıllı saate ekran koruyucu?

Cherea
Akilli saatlerin ekranlari kolay çiziliyor mu? Ekran koruyucuya ihtiyaç var mi?Fit 2 kullanmaya başlayacağım. Ekrani hassas gibime geldi.
Akilli saatlerin ekranlari kolay çiziliyor mu? Ekran koruyucuya ihtiyaç var mi?
Fit 2 kullanmaya başlayacağım. Ekrani hassas gibime geldi.
0
Cherea
(23.05.22)
Akıllı saatlerin arkasında sensör çıkıntısı olduğu için kasa bir miktar yüksekte duruyor o nedenle sağa sola çarpabiliyorsun, ben çok çarpıyordum en azından, ekran koruyucular pek işe yaramadı sonra safir camlı saat aldım rahat ettim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
yayınlanan test videolarında kolay çizilmiyor gibi görünüyor ancak benim olunca kesin çizilir diyerek ekran koruyucu almıştım. İki tane çıktı kutusundan ancak bir yıldan fazladır daha ilk taktığım koruyucu hala tertemiz duruyor. Herhangi bir açılma ya da baloncuk vs olmadı.
Tam kaplayan koruyuculardan da almıştım ama çok kullanışsız. Kullandığım ekran koruyucu spigen marka, koruyucu da spigendi ama bir defa deneyip çekmecenin derinliklerine gömdüm.

* apple watch
0
foolrules
(23.05.22)
huawei gt 2 var bende. alırken koruyucu da almıştım. iyi ki almışım. 50 kere vurdum sağa sola düşürdüm vs. olmasa ekranı çoktan yemiştim.
fit 2 modelini bilmiyorum ama koruyucusu varsa alın kullanın. ömrü uzun olur.
0
erty_ksk
(23.05.22)
(8)

sizce bu ayakkabılar unisex mi?

ilgeru
e. ayak numaram küçük olduğundan (39) genelde unisex reyonundan alışveriş yaparım. sade bir şeyler ararken kadın bölümündeki şu birkaç ayakkabıya denk geldim. ancak görünüş itibariyle bunlar unisex mi değil mi karar veremedim :( eğer "kadın ayakkabısı" gibi görünüyorsa almayacağım :/https://www.deri
e. ayak numaram küçük olduğundan (39) genelde unisex reyonundan alışveriş yaparım. sade bir şeyler ararken kadın bölümündeki şu birkaç ayakkabıya denk geldim. ancak görünüş itibariyle bunlar unisex mi değil mi karar veremedim :( eğer "kadın ayakkabısı" gibi görünüyorsa almayacağım :/

www.derimod.com.tr

www.derimod.com.tr

www.derimod.com.tr
0
ilgeru
(23.05.22)
Bariz kadın ayakkabısı.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
kadın
0
turbo sadık
(23.05.22)
unisex dediğin stan smith gibi olur. bu kadın maalesef.
0
rose parks
(23.05.22)
ay ayakkabılar çok çirkin. tabanı çok kalın bir kere. unisexliğinden önce bu yüzden almamalsın. ilki idare eder sadece. nike modellerine benziyor ve bir ihtimal alınabilir.
0
elorelia
(23.05.22)
derimod hayatimda giydigim en kotu ayakkabilari uretiyor. yaramaz.

nike running serisine bak. ben aldim bir tane 43 numara kadin ayakkabisi. pembe pembe giyiyorum :)))
0
alperz
(23.05.22)
kadin ve erkek ayakkabisinin farki seklinden de oluyor. yani on ve arkasindaki genislikler farkli oluyor, kadin ve erkek ayaginin anatomisinin farkliligina gore. kadin ayakkabisi rahatsiz edebilir o yuzden.
0
ermanen
(23.05.22)
Skechers'ta bulursunuz ayağınıza uygun numara istediğiniz modelde. Bu ayakkabıları ben de beğenmedim.
0
jack of hearts
(23.05.22)
Ermanen+1 kalip farkli ve bu ayakkabi asiri kotu. unisex de degil kadin ayakkabisi. yazmislar da KADIN diye
0
ala09
(23.05.22)
(11)

Tavuk-Yumurta

Kaleci Saçlı Forvet
Hayvansal her türlü ürünü yerim bu konuda herhangi bir tabum yok, geçen günlerde mesela kızarmış çekirgeleri gösterdiler bi belgeselde ona bile yükseldim bi an gözüme acayip lezzetli gözüktü ama bu konuda tek sınırım tavuk ve yumurtayı aynı anda tüketmemek. Misal kırmızı etle yumurtayı ton balığı vs
Hayvansal her türlü ürünü yerim bu konuda herhangi bir tabum yok, geçen günlerde mesela kızarmış çekirgeleri gösterdiler bi belgeselde ona bile yükseldim bi an gözüme acayip lezzetli gözüktü ama bu konuda tek sınırım tavuk ve yumurtayı aynı anda tüketmemek. Misal kırmızı etle yumurtayı ton balığı vs yanında yumurtayı çok rahatlıkla yiyebiliyorum ama tavuk ve yumurtayı ayrı ayrı çok fazla tüketirken yan yana yemem kesinlikle mümkün değil, yani ayrı öğünlerde günde 10 yumurta yarım kilo tavuk yiyen bir insanım öyle diyeyim ama yan yana geldiklerinde direkt midem bulanmaya gözüm kararmaya başlıyor, bu neden olabilir? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
Çocukluktan kalma bir travma olabilir mi?

Yeni kesilmiş köy tavuğunun içinden çıkan yumurtaları görmek mesela?
0
John Bloor
(23.05.22)
Hocam hatırladığım böyle bir şey olmadı ama bilinçaltına attığım bi şeyler varsa olabilir çok emin olamadım ama abartmıyorum yani bi kere sırf denemek için tavuk göğsünün yanına haşlanmış yumurta koyup yemeye çalıştım öyle bi tiksinti yaşadım ki 3-4 gün yemek yiyemedim, şu an yazarken bile soğuk soğuk terledim öyle diyeyim.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
Ben de yemem, cunku bence tatlari beraber uygun degil. Yani bir tavuklu bir salatada haslanmis yumurta da olmasi koymaz bana ama tavuklu yumurta yapmam. yada 200gr tavukla 2 haslanmis yumurtayi arka arkaya yerim ama beraber yemem.

Ama midem de bulanmaz Sizin ki biraz psikolojik gibi cocuguylan anasini yiyorum hissi olusuyo olabilir.
0
wallcan
(23.05.22)
belki su film bilincaltini degistirebilir :)

Poultrygeist: Night of the Chicken Dead
www.imdb.com

not: baya "gore" bir film. ama komedi ayni zamanda :)
0
ermanen
(23.05.22)
Bi bakayım umarım işe yarar, kaliteli bi yapıma benziyorgfkj
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
haşlanmış yumurta mı sebep oluyor buna sadece? mesela kızarmış tavuk yiyebiliyor musunuz? tavuğu kızartmadan önce yumurta ve kıtır (un, panko vs) buluyorlar genelde.
0
inheritance
(23.05.22)
bence gayet dogru bi sey yapiyorsun. tavukla yumurtayi ayni anda kim tuketiyor ve neden? :/
jewish kulturunde etle peynir sut ayni rafa konmaz gibi boyle seyler var bana cok makul geliyor. peynirde o tabuyu yikabiliyorum ama TAVUK YUMURTA imkani yok ve hic rastlamadim da.
0
ala09
(23.05.22)
inheritance Yok hocam yumurta ile tavuğu genel olarak yan yana tüketemiyorum yani pişirilme şekliyle alakalı değil, normalde çok ekstrem yiyecekleri kombine edebiliyorum ama bu ikisi yan yana olduğunda direkt tiksinti duygusu oluşuyor bende. Ha ama tavuk yapılırken sosunda falan yumurta vardır onu bilemiyorum onu bilmediğim için sıkıntı olmuyor olabilir.


ala09 Misal takip ettiğim bi spor kanalı vardı adam tiftik edilmiş tavuk göğsüne yumurta kırıp yiyordu, kıymalı yumurta gibi ama ben bunu yiyemem mesela videoyu kapattım hemen, çok acayip. Yani konu bu buna yakışmaz falan değil yakışmadığı için yemiyorum değil, yan yana yakışmayan bi çok şey yiyorum ama bu farklı bi duygu.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
hatırlamadığınız kadar küçük bir yaşta tat kaçınması mı yaşadınız acaba? vücudunuz o zamanlar verdiği tepkiyi hatırladığı için şu an gördüğünüzde de tiksiniyor olabilir bi ihtimal.
0
serbest gezen koala
(23.05.22)
Olabilir hocam zaten yukarıdaki örnekleri bu nedenle verdim ağır spor yapanlar daha iyi anlar beni pek yemek seçme olayı olmaz bizde ne varsa yeriz, bende bu bi tık daha ileride kolay kolay midem bulanmaz her türlü eti et ürününü kolaylıkla yerim, birader bu da yenir mi denilecek yiyecekleri de yemişliğim var ama bu tavuk-yumurta olayını aşamadım hiç, belki dediğiniz gibi küçükten olan bi tiksintiyi bilinçaltına atmış olabilirim.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(23.05.22)
hocam üniversiteye yeni başladığım zamanlar,ucuz diye bütün tavuk alıyoruz.
parçalayıp pişiriyorum. elimden gelir diye bana kaldı iş. ortadan ikiya bölmeye çalışırken tık tık ses geldi.
baktım ki içinde yumurta.
bi fena oldum bi tuhaf oldum.
o tavuk yenmedi tabii ki de bir ay yiyemedim tavuk. böyle bi görüntü aklınızda kalmış olabilir.
0
gatherer
(23.05.22)
(4)

Zayıf,yağ oranı düşük kişinin vücut geliştirmesi hakkında

stillalive
Selamlar. Başlıkta belirttiğim gibi yağ oranım çok düşük,zayıf ve hacimsiz birisiyim. Boydbuilding olayına başladım yaklaşık 1 ay olacak fakat sanki daha çok hacim ve yağ kaybediyorum gibi... Nerelerde yanlış yapıyor olabilirim?
Selamlar. Başlıkta belirttiğim gibi yağ oranım çok düşük,zayıf ve hacimsiz birisiyim. Boydbuilding olayına başladım yaklaşık 1 ay olacak fakat sanki daha çok hacim ve yağ kaybediyorum gibi... Nerelerde yanlış yapıyor olabilirim?
0
stillalive
(22.05.22)
1 ay çok kısa bir süre bi gelişim zaten olmaz. İyi çalış 3000 üstü bol kalori al 4-5 ay geçsin ondan sonra tekrar konuşalım.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(22.05.22)
makro saymalısın, bu ne demek. her gün aldığın tüm öğünleri kaydedip bunların içinden kaç gr protein, yağ, karbohidrat aldın mutlaka kaydetmelisin. aksi halde spor yaptığın için iştahın açılacak fakat doyduğun kadar yiyerek hacim kazanamazsın. bu gün kadar kilo alamamış olma nedenin zaten doyduğun kadar yemek. bir ögünde çok yemek de seni yanıltmasın totalde alman gereken kaloriyi doğru oranlarla tutturmalısın.

şimdilik 5x5 gibi çok temel bir programı doğru uygularsan hızlıca güçlenir ve hacim de kazanırsın. 6 ay gibi bir sürede aynada bunu fark edersin. 5x5 programının olayı progressive overload. yani bu hafta bench presste 5x5 42.5kg yaptın haftaya bu ağırlık mutlaka 45kg olmalı. bu yüzden programın başlangıç ağırlıkları oldukça düşüktür seni yanıltmasın. ama her hafta çok ufak bir ağırlık artışı mutlaka olur. tabi bu artıl sonsuza kadar gidemez ama bu süreçte 3-4 ay içinde sen zaten kendi vucudunu tanır hangi bölgede ne hızla geliştiğini öğrenirsin.

body building sanıldığı kadar karmaşık değil. aksine çok basit temel prensipleri dispilinli şekilde ve uzun süre uygulamayla ilgili.
0
orpheus
(22.05.22)
vücut geliştirme basit olarak vücuda verilen zararın beslenme,dinlenme vs daha güçlenerek gösterilen tepkidir. birçok faktör var ama 4x12 li programlardan önce temel egzersizlerde bi seviyeye gelmeni öneririm. 5x5 yazılmış zaten ama benzer bir sürü program var. onun dışında günlük kalori ihtiyacını hesaplayarak 300-500 fazlasını almalısın. muhtemelen yemiyorsundur. kabaca vücut ağırlığın x1,5gr protein, x1 gr yağ aldıktan sonra geriye kalan kalori hakkınla carb yükle.
0
Barbell
(22.05.22)
Hocam yemek. Yemek yiyeceksin hocam yemek. Vucut gelistirmeye başladıysan yemek yiyeceksin. Yiyeceksin diyorsam harbi yiyeceksin oyle hikayeden değil.

Bu ise başladıysan yemegin anasini aglatacaksin dostum, gomeceksin. Normal insan gibi yemekle olmuyor bu is. Bu isin olayi yemek ben sana soyleyeyim.
Tekrar ediyorum yemek ye. Cok yemek ye, acıma gözünün yasina bakma bol bol ye. Korkma yaglanmazsin, yemek yedikce antrenmani yapacak enerjin de olacak.

Nerede yanlis yapiyorum demissin ya, yemek yemiyorsun dogru durust eminim.
Unutma, sen bodybuilding yapıyorsun, normal insanlar gibi yemeyeceksin. 2-3 kisinin yedigini yiyeceksin icabında günde.
0
stavro
(22.05.22)
(16)

Anayolda sola dönüş (görselli)

jamiro
Bugün sola dönüş ile ilgili yanlış bildiğim bir şeyi fark ettim. Görsele bakarsanız sola dönüşte ben kırmızı ile işaretlediğim alanda bekleyip trafik güvenli olana kadar bekliyordum. Bu yanlış imiş. Dönerken görseldeki gibi yolda beklemeliymişiz. Arkadaki trafik de bunu beklemek zorunda imiş. Kural
Bugün sola dönüş ile ilgili yanlış bildiğim bir şeyi fark ettim. Görsele bakarsanız sola dönüşte ben kırmızı ile işaretlediğim alanda bekleyip trafik güvenli olana kadar bekliyordum. Bu yanlış imiş. Dönerken görseldeki gibi yolda beklemeliymişiz. Arkadaki trafik de bunu beklemek zorunda imiş.

Kural kuraldır itiraz edecek halim yok ama fikir alışverişi yapalım: Bana şey gibi geliyor, eğer kurala uyarsak ve yolun soluna doğru durursak daha güvensiz bir pozisyonda kalırmışım gibi geliyor hala, sizce?
0
jamiro
(20.05.22)
Orası emniyet şeridi abi oradan ambulans geçer bilmem ne geçer, senin orada beklemen o nedenle mantıksız yolda bekleyeceksin arkadakiler de seni bekleyecek, mantıklı bi kural.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.05.22)
Kirmizi alanda duran bir aracin sola donmesini bekleyip ona gore pozisyon alacak bir sofor tanimiyorum. Sadece seridinizdeki degil karsi seritteki araclar icin de gecerli.
0
joelskellington
(20.05.22)
Abi iyi güzel diyorsunuz da görseli daha çeşitli ortamlarda düşünün, arkada bir sürü araba oluyor. Bırakın durmayı yavaşlayınca bile sorun oluyor sol şeritte. Mahalle arası gibi düşünemeyin ilçeler arası bir yol düşünün mesela, 90-100 seyrinde gidiyorlar araçlar, hatta kimisi 120 yapıştırıyor orda dursam beni biçerler.
0
🌸jamiro
(20.05.22)
Abi onun için de işte ışık mışık bi şey koymaları lazım ya da karşı yola bi cep açmaları lazım öyle bi ortamda, hata o olabilir.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.05.22)
i.ibb.co

Şu tarz yapılabilir ama bizde kafa kafaya girerler muhtemelen
0
reactionic
(20.05.22)
Sagda beklemek 120 yapilan bir yolda daha da tehlikeli olmaz mi? Solda beklersen sadece karsi serit bosken gecebiliyosun, sagda iki seridi de kollaman lazim. Ayrica sagda beklersen 120yle gelen aracin seni gormesi ihtimali daha dusuk degil mi?
0
joelskellington
(21.05.22)
doğrusu olan o zaten. emniyetin her ay yayınladığı mobese kameralarına yansıyan kaza görüntülerinde sizin yaptığınız gibi en sağdan en sola dönmeye çalışıp kazaya sebep olan bir çok araç görebilirsiniz.
0
jepa
(21.05.22)
Genelde senin dediğin gibi 120 yapılan yollarda sola dönüş için ekstra şerit açılıyor tali yola yaklaşınca. Ha olmayan hiç mi yok var. O yollarda da böyle şerit değil orta refüj oluyor çimenli ışıklı, kendini onun hizasına atıp öyle bekliyorsun şeritlere taşmadan. Hadi diyelim 5 10 arabanın dönesi tuttu refüj açıklığına sığmıyoruz artık, sol şeridi kapattık... Tehlikeli.

Bunun trafik yönetmenliğindeki kuralını bilmiyorum ama 10 sene önce ehliyet aldığımda senin dediğin gibi yaptırıyorlardı u çekerken. Ama acemi olduğumuzdan trafiği kitlemeyelim diye mi yoksa kuralı bu mudur bilmiyorum.
0
olutaklidi
(21.05.22)
Ikisi de iki ucu pislikli degnek. Yolun gerisini rahat gorebileceksen sagdan cikarken sag mantikli ama bazi yerler oluyor ki mesela rampanin tam baslangici diyelim mi, adam 120 ile gelirken seni gordugu an ile sana ulasmasi arasinda 3 saniye var. Iste oyle durumda sol daha mantikli olur. Neddn dersen, sagdan sola donerken hic kacma payi olmayan an oluyor tum seridi kapattigin ama solda beklerken arkadan gelen beklemese bile sagindan gecebilir.

Valla trafik cok zor tr'de ya. Araba kullanma tecrubem yok yillardir bazen geriliyorum dusununce bile.
0
floydian
(21.05.22)
amerika'da senin dedigin gibi yapiyolar sola donusleri, bizde nedense saga cekip bekleniyor. bence senin dedigin mantikli olan ama bizde kimse bilmedigi icin cok dikkatli olmak lazim.
0
bay b
(21.05.22)
Asıl öyle süratli bir yolda o kırmızı alanda durup sola geçmeye çalışırsan biçerler. Daha tehlikeli orası. Özellikle sürat motorları anında bitiyorlar yanında, görmezsin ışık yanılsaması olur vs alır götürürler seni karşıya geçerken.
0
not sure if serious
(21.05.22)
Sizin yaptığınız temel olarak sağa dönerken sağ şeride geçmek, sola dönerken sol şeritten dönmek gereklilikleriyle çelişiyor emniyet şeridini hesaba katmasak bile.

Siz kendinizce arkanızdakine kolaylık tanıyorsunuz, ama ben arkadan gelen kişi olarak sizi emniyet şeridinde duraklayan bir araç olarak görüyorum. Eğer benim geldiğimi fark edemezseniz size yandan çarpmam çok olası. Sol sinyalinizi görsem bile bunu kalkış sinyali olarak düşünüp sağ şeritten ilerleyeceğinizi varsayabilirim. Tek sinyalle çift şerit değiştirmek zaten başka bir ihlal biliyorsunuz.

Temel mantık hep aynı, nereye dönecekseniz arkadan gelen aracın önüne kırmamak için döneceğiniz şeritte beklemelisiniz.

Kuralla ilgili bu, insanlar sizin bakış açınızı bilemez, kuralı uygular. Sizin dediğiniz yöntem bir kural haline getirilirse o da uygulanabilir. Ama şu haliyle siz kendiniz kural koymuşsunuz gibi olmuş.
0
akhenaten
(21.05.22)
emniyet seridi ihlali trafik kurallarina aykiri.

ama turkiye gibi bir yerde iki durum da tehlikeli olabilir. senin yaptigin daha da tehlikeli olabilir, iki seride birden bakmak zorunda kaldigin icin.

normalde donusler icin ayri donme seridi, cep vs. koyarlar. olmayanlari duzeltiyorlar diye biliyordum. ama turkiye gibi bir yerde boyle tehlikeli donusler vardir.

yapabileceklerin:
- boyle bir donusu es gecmek ve daha guvenli donebilecegin yerde donmek
- illa da ordan donmek gerekiyorsa, oraya varmadan yeterli sure once yavas yavas yavaslamaya baslamak ve sinyalini vermek
0
ermanen
(21.05.22)
bu işin kuralı nedir ben de bilmiyorum. ama ben böyle durumlarda yolun durumuna göre davranırım. ama nasıl davranırsam davranayım bu dönüşte önceden sinyal vermek çok önemli. arkadaki araç için müthiş bir farkındalık oluşturur.
0
benibulmanlazim
(21.05.22)
bazı ülkelerde sol şeritin daha solunda dönüş için ayrı bir alan bulunuyor, böyle bir şey lazım bize de.
0
nuisance
(21.05.22)
dogru bilinen yanlışlara güzel bir örnek:

1. bu tip sorunlar genelde ilçeler arasındaki yollarda ortaya çıkıyor. sebebi de malum insanlara ehliyet verilme sekli.

2. kural olarak siz sola dönecekseniz ve sola donüş cebi veya seridi yoksa sizin kendi seridiniz de durmanız ve dönmeniz gerekir (görseldeki gibi). bunun nedeni de kırmızı ile işaretlediğiniz alandan sola dönmeye çalışırken hem kendi şeridinizi hem de bulunduğunuz şeridi kesmeniz gerekmesidir.

3. peki görseldeki gibi yaparsanız sorun nedir? madde 1 bu kuraldan haberi olmayan büyük bir kitle sizi fark etmeyebilir. aslında yapmaları gereken görseldeki sarı araç gibi sizin sağınızdan geçmeleridir. Zaten bu kural, araçların sağdan geçilmesinin yasak olduğunu ifade eden kuralın tek istisnasıdır (karayolları trafik yönetmeliği, madde 103/c).

4. sizin gibi dönüş yapan (kırmızı alanda durup) bir arkadaş bu tip bir yerde yazaya karıştı ve haksız bulundu.
0
helenart
(21.05.22)
(4)

Şu ses kime ait?

Kaleci Saçlı Forvet
Yıllardır kendisinin sesinden belgesel izlerim kim olduğunu öğrenemedim, bana göre dünyanın en mükemmel belgesel seslendirme sesine sahip olan bu sanatçı kimdir acaba? Teşekkür ederim.https://www.youtube.com/watch?v=11DfHzyAKvA*Link ekledim :)
Yıllardır kendisinin sesinden belgesel izlerim kim olduğunu öğrenemedim, bana göre dünyanın en mükemmel belgesel seslendirme sesine sahip olan bu sanatçı kimdir acaba? Teşekkür ederim.

www.youtube.com

*Link ekledim :)
0
Kaleci Saçlı Forvet
(20.05.22)
Fatih Özacun galiba.
0
jack of hearts
(20.05.22)
Uğur taşdemir e benziyor fakat emin değilim
0
freebird5406_2
(20.05.22)
fatih özacun
0
gidici
(20.05.22)
Abi Uğur Taşdemir değil onun sesini tonlamalarını her yerden tanırım ama bana da Fatih Özacun gibi geldi kafamda çitos seslendirmesiyle belgesel seslendirmesini karşılaştırdım baya benziyor sesler fkfkf ne güzel sesi var ya adamın keşke beni de Fatih Özacun seslendirse. Teşekkür ederim.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(20.05.22)
(3)

Gainer'ın ishal yapması

sadeli poğaça
Böyle birşey yaşıyorum. Bigjoy'un Bigmass Gainer çilek aromalı ürününü kullanıyorum. Suyla tadı çok iğrenç geliyor, sütle karıştırıp içebiliyorum sadece. Ama içtiğim sırada sürekli bir ishal durumu var. Bıraktığımda geçiyor ve başladığımda tekrar başlıyor. Kreatinin biraz tuvalete çıkardığını ve ilk
Böyle birşey yaşıyorum. Bigjoy'un Bigmass Gainer çilek aromalı ürününü kullanıyorum. Suyla tadı çok iğrenç geliyor, sütle karıştırıp içebiliyorum sadece. Ama içtiğim sırada sürekli bir ishal durumu var. Bıraktığımda geçiyor ve başladığımda tekrar başlıyor.

Kreatinin biraz tuvalete çıkardığını ve ilk defa kullanımda bir iki hafta ishal ettiğini okumuştum. Bundan olabilir mi? İçinde kreatin var çünkü baya.
0
sadeli poğaça
(19.05.22)
Gainer basit şekerdir, basit şeker de bağırsak florasını etkiler, ishal normal bir etki. Çok fazla abur cubur yediğin bi günü düşün, ondan farkı yok.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(19.05.22)
Yağlı sutde etkiler, sütü yağsız seç eğer öyle değil ise, yağsız ve laktozsuz
0
selam
(19.05.22)
gainerlar bazı kişilerde ishal yapar. normal. bir süre daha devam et, düzelmiyorsa bırak. kilo almak için gainer kullanmana gerek yok.
0
jangbogo
(20.05.22)
(4)

bugün ne yapılır?

hsktr
Bugün ne yapacaksınız?
Bugün ne yapacaksınız?
0
hsktr
(19.05.22)
Sahilde yürüyüş, kahvaltı, balkonda oturmaca, ders çalışmaca.
0
gabe h coud
(19.05.22)
Samsun'a çıkılır.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(19.05.22)
sabahtan beri çalışıyorum, bana tatil değil.
mutfağa girip yemek falan yapacağım.
akşam da online dersim var.
arada sinemaya gidebilirim saatine yetişirsem.
0
blatta hiberna
(19.05.22)
Motosiklet süreceğim, kıtalararası.

Tarih diyarı Samsun'a selamlar.
0
baldan kaymak
(20.05.22)
(3)

kilo vermedeki göbek sorunsalı

inancsiz deve
baya bi kilo verdim diyet ve egzersizle. kollar, bacaklar, yüzüm falan incecik oldu.göbek de baya eridi ama kesinlikle tamamen kaybolmuyor.yani nedir bunun olayı anlamadım, daha devam edersem hafif göbekli iskelete döncem.napcaz dostlar?
baya bi kilo verdim diyet ve egzersizle.
kollar, bacaklar, yüzüm falan incecik oldu.
göbek de baya eridi ama kesinlikle tamamen kaybolmuyor.
yani nedir bunun olayı anlamadım, daha devam edersem hafif göbekli iskelete döncem.

napcaz dostlar?
0
inancsiz deve
(18.05.22)
Karbonhidratların tümünü kesip, protein alımını artıracaksın. 19:30’dan sonra hiç bir şey yemeyeceksin.

5 dakikalık karin bölgesi hareketleri yaptıktan sonra da en az 40 dakikalık kardiyo yapacaksın. Yürüyüş olur, koşu olur, bisiklet olur, eliptik olur, yüzme olur.

5 hafta sonra gelip, oh be dünya varmış diyeceksin.
0
kaptankedi
(18.05.22)
Hocam skinnyfat'siniz, o kalan göbek vücutta olması gereken esansiyel yağ miktarı onu yok edemezsin zaten o olmasa ölürsün, o boşluğu daha sert ve bıngıl bıngıl olmayan bi nesneyle doldurman lazım o da kas, kas inşa edeceksin yani ancak o zaman düz bir karnın olur. Yoksa 10 kilo versen yine göbeğin kalır senin sorunun yağ-göbek sorunu değil yetersiz kas kütlesi sorunu.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(19.05.22)
kas yüzden düşük.
0
dafuq
(19.05.22)
(7)

Neden ev yapımı yoğurt/kefir?

msb
Bu bilindik markalarda hile/hurda oluyor mu ki artık?Uzun yıllardır Altınkılıç kefir tüketirim, herkes evde yapılanın daha sağlıklı olduğunu söylüyor. Peki fark nedir tam olarak?
Bu bilindik markalarda hile/hurda oluyor mu ki artık?

Uzun yıllardır Altınkılıç kefir tüketirim, herkes evde yapılanın daha sağlıklı olduğunu söylüyor. Peki fark nedir tam olarak?
0
msb
(18.05.22)
Kefirin market ürünü olması bence sıkıntısız amaç probiyotik almak ve market kefirinde de yeteri kadar probiyotik var, o nedenle sorunsuz ama market yoğurdunda bu tip besin özellikleri yok, o nedenle ev tipi yoğurt besin değeri açısından daha zengin.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(18.05.22)
Sagligini bilmem de tadi farkli oluyor. Evdekine alistik disardaki kotu geliyor.

Yogurdun bir mucize olduguna sagliga bir faydasi olduguna inanmiyorum zaten.
0
divit
(18.05.22)
koruyuculuk amaçlı bazı maddeler eklemek zorundalar. bunlar da mecburen canlı bakteri oranını azaltıyor.
0
orpheus
(18.05.22)
homojenize yoğurt yazanlar yenmiyor
ama tam yağlı kaymaklı yoğurtlar ev yoğurduna yakın lezzette

evde yapılan için alınan piyasa sütleri de, o yoğurt ayarında zaten
0
bir soru sorcam
(18.05.22)
altinkilic kefir piyasadaki en dogru kefir. ev yapimi konusu ise bence biraz saibeli. sonucta bunlar canli organizmalar ve sutle besleyerek cogalttigimiz bakteriler. ama hangi bakteriyi cogalttigimizi, gercekten faydali bakterileri besleyip beslemedigimizi ya da o bakterilerin gercekten iyi olup olmadigini bilmemiz imkansiz ev ortaminda. dolayisiyla ben evde yapilan daha iyidir savina cok katilamiyorum acikcasi. guvenilir markalarin sut urunlerini aldiginiz surece de sorun olacagini pek sanmiyorum. cogu laboratuvar ev ortamindan daha steril cunku. kaldi ki bilindik markalarin yogurtlarinin uzerinde sadece sut ve yogurt kulturu icerdigi yaziyor ve zaten kanunen baska bir sey (koruyucu vs.) konulmasi yasak yogurtlarin icine. pinar'i boykot ediyorum ve onun disindaki bilindik markalari (sutas, sek, icim, mis, vs.) guvenle tuketiyorum.
0
in vino veritas
(18.05.22)
Evde yapılan kefir 2 gün sonra yoğurda dönüyor. Tadı değişmeye başlıyor. Süzdükten sonra dolapta muhafaza edilse bile 3 günden fazla bekletilmemesi gerekiyor. Bu durumda marketteki kefir nasıl oluyor da hem aynı formda kalıp hem 1 hafta 10 gün raf ömrü oluyor?
0
baal
(19.05.22)
kefire metal değdirilmemesi gerektiği söyleniyor, hiç metal işin içine girmeden yapıp süzüyoruz. market kefirinde her şey metal kazanlarda, işin her adımında metal var. bu konuya açıklık getirilmeli :)
0
adivar
(19.05.22)
(4)

Ayakkabı modeli bulma sorusu

Kaleci Saçlı Forvet
Şu ayakkabı Adidas sanırım, modeli nedir acaba? Teşekkür ederim. https://ibb.co/S7j10L4
Şu ayakkabı Adidas sanırım, modeli nedir acaba? Teşekkür ederim.

ibb.co
0
Kaleci Saçlı Forvet
(18.05.22)
google görsellere adidas high top yazıp araştırmak lazım. adidas mid top da yazılabilir. sonuna brown kelimesi de eklenebilir. boğaz kısmında yandan bir çıkıntı var, bazı modellerde cırt cırt oluyor, o kısmı makasla kesmiş olabilir.
0
onemoremile
(18.05.22)
adidas forum mid modellerine benziyor gibi
0
veritaslibertas
(18.05.22)
lancelot du lac
(18.05.22)
lancelot du lac hocam aynen bu model, onemoremile'in dediği gibi cırt cırtı kesip modifiye etmiş sanırım teşekkürler 1 senedir arıyordum şunu :)
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(18.05.22)
(3)

iett ve klima sorunu

pikap
iki gündür epeyce toplu taşıma kullandım denk geldiğim otobüslerin içi cehennem gibi. bir tanesinde otobüs çok kalabalıktı dedim bu ortamda etki etmeyebilir normal diye düşündüm. onda da bir yolcu sinirli bir şekilde söylendi şoföre, havalandırmayı değil klima aç klima! şeklinde.ama mesela bugün bin
iki gündür epeyce toplu taşıma kullandım denk geldiğim otobüslerin içi cehennem gibi. bir tanesinde otobüs çok kalabalıktı dedim bu ortamda etki etmeyebilir normal diye düşündüm. onda da bir yolcu sinirli bir şekilde söylendi şoföre, havalandırmayı değil klima aç klima! şeklinde.
ama mesela bugün bindiğim otobüs bomboş ve bence asla klima çalışmıyor. yolcular da ayrı alem bütün camları açıyorlar. on tane cam açık.tek tek gidip kapatmadım. ama yani neden bu klima açmama ısrarı nedir. daha ilkbaharda böyle çike cekeceksek yazın öldük demek.

genelleme yapmak istemiyorum merak ettim siz de denk geliyo musunuz?
0
pikap
(17.05.22)
Klima açıkken yolcular genelde camı pencereyi de açmakta ısrarcı olduğundan genelde açmıyorlar.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(17.05.22)
ben de şimdi şoföre sordum klima açık mı diye hayır dedi.
0
🌸pikap
(17.05.22)
otobüs kullanmıyorum ama metrolarda da durum aynı. normalde bu havalarda klimanın çalışıyor olması gerekiyordu ama henüz açık olana denk gelmedim.
0
dylancash
(17.05.22)
(8)

filtre kahve cahiliyim yardım edin

birmilyonunvarmi
anneme filtre kahve makinesi aldım. dün tarif edildiği şekilde yaptık kahveyi ama çok acı tadı var. şeker, süt ekleniyor mu bu kahveye? ekleniyorsa makinenin içine koymayacağız değil mi?
anneme filtre kahve makinesi aldım. dün tarif edildiği şekilde yaptık kahveyi ama çok acı tadı var. şeker, süt ekleniyor mu bu kahveye? ekleniyorsa makinenin içine koymayacağız değil mi?
0
birmilyonunvarmi
(16.05.22)
Hocam filtre kahve zaten acı olur ama kahve su oranını ayarlayamadıysan daha da acı olabilir. Yani ortalama oran 7 gram kahve için 125 ml su diyelim. Makinede süt bıdısı olmaz ama espresso makineleri gibi onu sonradan sen eklersin, şekeri de aynı şekilde.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(16.05.22)
Süt ve şeker makineye eklenmiyor. Filtre kahvede yumuşak/hafif içim için Tchibo wiener melange tavsiye ederim. Ama en yumuşağı bile acı gelebilir, sütsüz şekersiz kahveler zevk meselesi.
0
Abdurrahman
(16.05.22)
Cehaletle ilgisi yok, ayarı tutturmayla ilgisi var. Deneye yanıla bir fincan için kaç ölçek atman gerektiğini bulacaksın. Süt ve şekeri aynı çay gibi fincanda ekleyeceksin ama.
0
sadeli poğaça
(16.05.22)
isteğe göre sonradan şeker süt ekleyebilirsiniz direkt bardağa. acı geldiyse kahvesini daha az koyun. acıdır zaten neticesinde.
0
jelly bear
(16.05.22)
kahve ne marka? büyük ihtimalle kahve kötüdür veya su-kahve oranı yanlıştır ama bence ilk ihtimal kötü kahve.
0
floydian
(16.05.22)
Sütü sonradan (ısıtılmış veya soğuk) ekleyeceksiniz, şekeri de öyle.

Birkaç deneme yapın kahve miktarını ayarlayamamış olabilirsiniz. Kahvesini azaltarak deneyin, yine olmazsa süt eklersiniz.
0
invictae
(16.05.22)
çok kavrulmuş kahveler acı oluyor.(starbucks vs. kötü)

örneğin tchibo'dan çektirip alacağın kahve daha iyi olacak dene gör. Tabii o tada alışmadıysanız normal filtre kahve tadı da size acı geliyor olabilir bilemedim. İsteyen süt ekler tabii.
0
nhk ni youkosu
(16.05.22)
Çayı da şekersiz içiyorsanız ve kahveniz çok kötü bir şey değilse eklediğiniz kahve miktarını azaltmanızı öneririm. Muhtemelen bu şekilde leziz olur, bazı kahveler özellikle ince çekim ise çok acı tat verebiliyor. Bunun da çözümü bence şeker değil.
0
hadi ya la
(16.05.22)
(5)

Dizi oyuncuları çok para isterse

kanepeee
Mesela 4. sezonlarında, friends - monica himym - barney tbbt - sheldon kendilerine teklif edilenin 1buçuk ya da 2 katını isteselerdi, ne olurdu?
Mesela 4. sezonlarında,

friends - monica
himym - barney
tbbt - sheldon

kendilerine teklif edilenin 1buçuk ya da 2 katını isteselerdi, ne olurdu?
0
kanepeee
(15.05.22)
Sözleşmede yazılı olduğunu düşünüyorum. Tefe tüfeye endeksli olabilir.
0
neymis
(15.05.22)
Sözleşmelerindeki maddelere bağlıdır muhtemelen. Buna benzer olay The Office dizisinde Steve Carella yaşandı. Dizi başladığında kariyeri bu kadar parlak değildi. Ancak bir çok filmde başrol oynayım dünya çapında tanınmaya başladıktan sonra istediği bütçeyi vermediler ve diziden ayrıldı.
0
andy kaufman
(15.05.22)
friends'i görünce yazayım dedim. dizi başladığında hepsi düşük ücret alıyordu, dizi tutunca ücretler de artmaya başladı. chandler çok beğenildiği için ona biraz daha yüksek vermeyi düşünmüşler ama altısı da hayır hepimiz eşit alacağız demişler. sonlara doğru da adam başı 1 milyon alıyorlarmış. şöyle bir şey var, mühim birisi "ben yüksek istiyorum yoksa ayrılırım" deme lüksü aslında pek yok. çünkü iş güzel gidiyor, ayrılınca çok daha yüksek paralara çalışabileceği işi kolay kolay bulamazlar. dizinin bitmesini beklemeleri mantıklı. ki zaten son birkaç sezon jennifer aniston falan hadi bitirelim de ben başka işlere geçeyim diyip huzursuzluk yaratmış.

o yüzden tutan dizi oyuncuları kolay kolay ayrılamazlar, işi bitirip daha iyi işe geçerler.
0
rose parks
(15.05.22)
Hocam çok para isterse diye bir durum yok herkesin belirli bi kaşesi vardır onun üstünden anlaşma yapılır sonradan "ben daha çok istiyorum" denmez ama bunlar birden fazla sezon devam eden diziler her sezon anlaşmalar yenilenir, dizi tutmuşsa ücretler de ona göre artar ama atıyorum ilk sezon devam ederken "ben paramın şu kadar artmasını istiyorum" diyemezler o anlaşmalar iki taraflı yapılıyor ve baya bağlayıcı tarafları var, kim sözleşmeye uymazsa yaptırımları ağır oluyor.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(15.05.22)
2-3 sezondan fazla sözleşme yapılmıyor. sözleşme bittiğinde dizi tutmuşsa ya da oyuncu kariyerini ilerletmişse ücretini yükseltir. normal şartlarda hiç tanınmayan, scrubs'taki zach braff bölüm başına 350 bin dolar alıyordu son sezon, mesela. şimdi bile yanına yaklaşamaz. dizinin bitmesi de bu astronomik ücretler yüzünden oldu. altın yumurtlayan kazı kesti.
0
gabe h coud
(15.05.22)
(4)

Terre Luna Nereden Alınıyor?

depresif çocuk
Merhaba.Binance'de listede bulamadım başka nereden alınır?
Merhaba.

Binance'de listede bulamadım başka nereden alınır?
0
depresif çocuk
(14.05.22)
BtcTurk'de var.
0
inatciligin yeryuzundeki temcilcisi
(14.05.22)
Binance'dan da alınıyor BUSD karşılığında, onun dışında diğer borsalarda USDT ile alabiliyorsun hepsinde var gate.io kucoin mexc vs.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(14.05.22)
Binance delist etti galiba. KuCoin'de var.
0
himmet dayi
(14.05.22)
Acil kan
(14.05.22)
(3)

Bu düşüşte hangi coin'lere girdiniz?

msb
Ya da girmeyi düşünüyorsunuz?
Ya da girmeyi düşünüyorsunuz?
0
msb
(14.05.22)
zaten all in durumdaydım yeni girş yapmadım. ytd
0
fff02561
(14.05.22)
Cosmos'a girdim 10 seviyelerinden, ki zaten elimde vardı. Ezberinde birden fazla +40 var, ilk düzeltmede 22 seviyesine gelip +30'u zorlar diye bekliyorum. Her şey yolunda giderse bir üçüncü kez *40 yaparak 4x'e kadar kazandırabilir. 1 seneyi geçti portföyümde olalı, zor zamanlarda tutunacak dalım oldu hep yanıltmadı hiç beni.
0
Bruce
(14.05.22)
Allah affetsin ama Binance delist yaptığında 100 dolarlık Luna aldım x5 yapınca sattım keşke satmasaymışım gjfghhg
0
Kaleci Saçlı Forvet
(14.05.22)
(10)

Köpek korkusu

fearisthemindkiller
Kendimi bildim bileli hayvanlardan korkuyorum, özellikle köpeklerden. Yakın zamanda uzun bir doğa yürüyüşüne gidicem ve çok muhtemel köpeklerle, muhtemelen çoban köpekleri, karşılaşacağız ve büyük ihtimal grup içinde tek korkan ve garip hareketler sergileyen ben olacağım. Normalde kaçarım veya zaten
Kendimi bildim bileli hayvanlardan korkuyorum, özellikle köpeklerden. Yakın zamanda uzun bir doğa yürüyüşüne gidicem ve çok muhtemel köpeklerle, muhtemelen çoban köpekleri, karşılaşacağız ve büyük ihtimal grup içinde tek korkan ve garip hareketler sergileyen ben olacağım. Normalde kaçarım veya zaten köpeğin olduğu tarafa asla gitmem ama bu sefer kaçmak istemiyorum ve köpek bana gelirse ne yapacağımı bilmiyorum. Ne yapmalıyım? Nen yapsam bana yaklaşmazlar ya da giderler? Bendeki korku özgül fobi aslında, nedeni olmayan mantıksız korku. benzer korkusu olup bunu aşmış olan var mı? Önerilere ihtiyacım var.
0
fearisthemindkiller
(12.05.22)
Hocam yapacak bir şey yok korkuyorsan korkuyorsundur, ben de mesela ölümüne korkuyorum sokakta beslediğim birçok köpek de var ama hiçbirine yaklaşamıyorum korkudan mamalarını verip topukluyorum genelde, ha bunlar gelip oynamaya çalışıyorlar ama aralarından en küçük ve zararsız gözükeni, daha doğru bi durum olursa kolayca kaçabilirim diyerek gözüme kestirdiğimi kısa bacaklı sosis şeklindeki köpeği daha yeni yeni sevmeye başladım, ondan bile korkuyorum aslında ama belli etmemeye çalışıyorum. Zor yani onu yenmek çekmeyen bilemez.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.05.22)
Cesar milan izle cozersin.
Gozlerine bakma, kacma, omuzlarin dik dursun sana satasmaz.

Sen tuhaf hareketler yaptigin icin satasiyor.
Ha zaten saldiracaksa kacarak kurtulamazsin, en yavas kopek bile senden hizli kosar.
Bu yuzden kosmanin anlami yok.

Baktin ustune geliyor omuzlarini dikip ustune dogru yuru.
0
divit
(12.05.22)
kopekle nasil arkadas olunur videosu:
www.youtube.com

not: sokak kopekleri farkli olabilir tabii. onemli olan korkmamak ve kopege tehdit olusturabilecek hareketlerde bulunmamak. divit yazmis guzel.

yaninda kopegin yiyebilecegi yiyecek de bulundurabilirsin. agresif kopeklerde ise yarayabilir.

kopek fobisini yenmek icin yapabilecegin seyler:
- terapiste gitmek ve onerdigi yontemleri denemek
- terapiste gidemiyorsan kendi dusuncelerini yeniden yapilandirman gerekiyor. kopekler hakkinda arastirarak onlari daha iyi anlamaya calisabilirsin.

agresif kopekler genelde sahipleri yuzunden agresif oluyor. sokak kopekleri de korktugu icin ve belki de sokaga atildigi icin. kendi bolgelerini korumak icin baska kopeklere agresif olurlar genelde. geceleri de sokak kopeklerinin avcilik icguduleri agir basabiliyor.

kopeklerle ilgili pozitif videolar, belgeseller, sokaktan kurtarma videolari izleyebilirsin. kopekleri daha iyi anlayabilecegin bir ugrasa da yonelebilirsin kendini hazir hissedersen. kopek barinaklarinda gonullu calismak gibi.
0
ermanen
(12.05.22)
Köpekler yokmuş gibi davran.

31 yaşındayım, her türlü hayvanla büyüdüm, şu ana kadar herhangi bir hayvanın saldırısına uğramadım.
0
hayirsiz
(12.05.22)
@Kaleci Saçlı Forvet ben de cok kucuk bir yavru kopekle yavas yavas baslayabilirim gibi geliyor.
0
🌸fearisthemindkiller
(12.05.22)
@divit o tuhaf hareketler tamamiyle istemsiz aslinda. ben ben olmaktan cikiyorum, kalbim cok hizli carpiyor ve bayilacak gibi oluyorum. sanki boyle gokdelenin tepesinde ve en ucta duruyorum. neyse ki simdiye kadar hic kopek kovalamadi, uzerime kosarak gelse ne yaparim bilmiyorum.
0
🌸fearisthemindkiller
(12.05.22)
Aynen hocam yavrularla falan sorun olmuyor böyle küçük köpeklerle falan oynayınca da bi kendine güven geliyor, belki bu da bir yöntemdir.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.05.22)
@ermanen cok guzel video. bir terapistle konustum, yavru bir kopek alip , ya da sahip olan bir arkadasindan rica edip yavas yavas ona alisacaksin. once ayni odada durmaya sonra zamanla yaklasmaya calisacaksin. bir sure sonra guvendigin ve birakmayacagindan emin oldugun bir kisi onu tutarken seveceksin. bunu yapmayi planliyorum bu sene icinde.
kardeslerim de korkuyo bu arada ki bir tanesi kucukken koyde ahira gidip ineklerin uzerinde yatiyormus.nasil boyle olduk bilmiyoruz.
beni barinaga goturduler bi ara, ben saniyorum hayvanlarin hepsi icerde. bi gittik hepsi bahcede ve gelenin uzerine kosuyorlar. ben arabadan indigim gibi geri bindim.
0
🌸fearisthemindkiller
(12.05.22)
Yavru kopege gerek yok, buyukle takil daha kolay atlatirsin.
Bende hafiften bir tirsma vardi askerde bombaci mulayimler var, k9 iste.
Baksan adami yer gibi duruyorlar.
Onlarla takila takila umursamaz oldum.

Cesar milan gercekten ise yariyor, ne yapacagini gosteriyor.
0
divit
(12.05.22)
Karşı kaldırımda köpek görsem topuklayıp başka yoldan giderdim. Ta ki bir gün kuzenimin köpeği ile tanışana kadar. Avuç kadardı, onunla alıştım. Şimdi sokaktaki boyum kadar köpekleri bile seviyorum. Hatta köpek sahibi olmak bile istiyorum.

Uzun vadede yapmanız gereken güvendiğiniz bir köpek ve kişiyle aynı ortamda bulunmak. Zamanla münasebeti artırmak.

Kısa vadede bu gezi için de kendinizi biraz sıkıp onu o anda yok saymak.
0
invictae
(12.05.22)
(3)

Kürek Cezası nedir

Kaleci Saçlı Forvet
Şu nedenle soruyorum okuduğum bazı eserlerde mahkumlara kazma kürekle sağı solu kazdırıp cezalandırıyorlar buna da kürek cezası diyorlar bazı eserlerde de gemilerde kürek çeken tayfalardan bahsediyorlar buna da kürek cezası diyorlar, bunun aslı nedir anlamadım yoksa ikisi de mi doğru? Teşekkür ederi
Şu nedenle soruyorum okuduğum bazı eserlerde mahkumlara kazma kürekle sağı solu kazdırıp cezalandırıyorlar buna da kürek cezası diyorlar bazı eserlerde de gemilerde kürek çeken tayfalardan bahsediyorlar buna da kürek cezası diyorlar, bunun aslı nedir anlamadım yoksa ikisi de mi doğru? Teşekkür ederim.
0
Kaleci Saçlı Forvet
(12.05.22)
türkçede kürek cezası olarak geçen şeyin BİLDİĞİM KADARIYLA ingilizcede aynı şekilde karşılığı yok. hard labour diye geçiyor, ağır iş yani. rusçada ise mesela dostoyevski'nin maruz kaldığı şey katorga olarak anılıyor, o da esasında yunancada kadırga anlamına gelen kelimeden türemiş ve dolayısıyla gemideki kürek çekme işiyle muhtemelen bağlantılı ama rusçaya (ve diğer dillere) girişi kürekle sınırlı değil. biz mahkum olarak yapılan ağır işlerin hepsine kürek cezası demişiz.

bu açıdan bağlama bağlı olarak ikisi de doğru diyebiliriz sanırım çünkü gemide kürek çeken köle de gerçekten kürek cezasına çarptırılmış oluyor, sibirya'ya sürülen suçlu da... biri gemide kürek çekiyor, diğeri kazma-kürekle tren yolunun inşaatında veya buna benzer diğer ağır işlerde çalışıyor. ortak noktaları ikisinin de rızaları dışında, insani olmayan koşullarda ağır iş yapmaya zorlanmış olmaları.

başka, daha net ayrımı varsa bilmiyorum, o açıdan kesin ifade kullanmak ya da yanlış yönlendirmek istemem. benimkisi sadece soru üzerine yaptığım birkaç dakikalık araştırmanın sonucu.
0
der meister
(12.05.22)
Bu mantıkla ikisi de doğru geliyor haklısın.
0
🌸Kaleci Saçlı Forvet
(12.05.22)
bizde denizde kurek cekene forsa deniyor. O da italyanca fransizca karisik bir kelime.

Barbaros hikayelerinde cok var, adami alip gemide calistirmak cok mantikli.

Eskiden yol vergisi varmis hem de o kadar eski olay degil, cumhuriyet sonrasi bile var.
Vergiyi vermezsen yolun insaatinda calismak zorundasin.
Ama bu tarz islere kurek mahkumu dendigini hic duymadim.
Askerdede vardi bu muhabbet, cezaevinde yatmak yerine insaatlara yardim ediyorlardi.
0
divit
(12.05.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.